Korona İbretleri / Çetin Tufan

Rabbimin hikmetinden sual olunmaz derler ya, Korona öyle bir şey oluşturdu ki; ne azınlığın cenneti, ne cahil çoğunluğun cehennemlikleri selametteler. Gayet demokratik, adil ve eşit bir şekilde herkesi etkisi altına alan, herkese bir buçuk metre mesabesinde olan, kimsenin olmayan, kimse için çalışmayan herkese kafa tutan bir Korona babayiğidi…

Korona İbretleri / Çetin Tufan

Kainatı edeplendiren Rabbimin Adıyla....

Yaklaşık 3 aydan fazladır, daha evvel hiç duymadığımız bir durumla karşı karşıyayız. Bu olgu aslında, insanlığın kendi eliyle oluşturduğu, Cennet ve Cehennemini, ideoloji ve inançlarını sorgulamasına yol açacak büyüklükte ve derinliktedir.

Öncelikle dünyadaki sermaye dağılımı ve güç dengeleri, zorla ve şeytani planlarla, az bir azınlık tarafından, bir tarafta Cennet oluştururken, diğer tarafta büyük yığınlara, türlü kargaşa, savaş ve kontrollü kaoslarla boğuşmak zorunda olan, azaplarla kıvranan Cehennemler, oluşturdu.

Bunun yanında bencillik, ırkçılık, sanal yaşam, tüketim kültürü, şahsi özgürlük duvarları gibi şeytani fikirleri empoze ederek yaptıkları cennetlerini fikren korumaya çalıştılar.

Bu da yetmezmiş gibi ''Tanrıyı kıyamete zorlamak'', ''kıyametin kopması yakındır.'' Armagedon Savaşı, Dabık Savaşı, gelecek Mesih ve Mehdi gibi inançsal motifleri kullanıp, insanlık ailesi içinde fitne ve fesatlarına inançsal dayanaklar oluşturdular.

Bunlardan dolayıdır ki kapı komşuları birbirinin başını kesip mahremiyetlerine el atar oldular. Dini, ırki, milli v.s çıkarlar ileri sürülüp, etrafa habire savaş propagandası pompalandı. Hakeza, konvansiyonel, nükleer vs. silahlara milyar dolarlar harcanıp mazlumların üzerinde denendi.

Mazlum ve mahrumların yurtları tarumar edilip, mülteci durumuna düşürüldüler. Gittikleri yerlerde horlanıp, itilip kakıldılar. Onlara yapılan az bir yardım dahi başa kakıldı. Çocuklarının cansız bedenleri denizlerde seyahat eder oldu. Dağ başlarında donarak öldüler. Bu da yetmezmiş gibi alınıp, satılır oldular. Efendilerin çıkar ilişkilerinde tehdit ve şantaj aleti oldular. Botları batırılıp, cesetleri jiletli tel örgülerde parçalandı.

Bu zalimler zulümlerini, cennetlerini korumak ve orada ebedi kalmak için şeytanla ittifak yapmayı, mutlak ve gereklilik gördüler. Şeytan ise muhakkak Adem’e ve nesline karşı hilekar ve azılı bir düşmandır.

İşte, Rabbimin hikmetinden sual olunmaz derler ya, Korona öyle bir şey oluşturdu ki; ne azınlığın cenneti, ne cahil çoğunluğun cehennemlikleri selametteler. Gayet demokratik, adil ve eşit bir şekilde herkesi etkisi altına alan, herkese bir buçuk metre mesabesinde olan, kimsenin olmayan, kimse için çalışmayan, ama emperyalistlere, komünistlere, kapitalistlere, faşistlere ve yobaz dindarlara kafa tutan bir Korona babayiğidi…

Lisanı hal ile, bütün sınıflara ve toplumlara diyor ki; Şeytanla yaptığınız anlaşma sonucu, bu güzelim dünyayı madem ki basit hesaplarınızla yok etmek istiyorsunuz… Adem'in çocukları olarak, birbirinizin kanına girmek için bu kadar heveslisiniz…Milyar dolarlarla savaş çığırtkanlığı yapıyorsunuz…Haydi basit, bir nezle virüsü ile de baş edin. Bütün teknolojilerinizi, silah ve ordularınızı, hava, kara, deniz ve uzay kuvvetlerinizi seferber edin. Hatta yetmezse, Şeytanlarınızdan insi ve cinnileri olanları da çağırın, bakalım ne kadar size yardım edecekler.

Şunu unutmayın, Allah (cc) bir sineği veya ondan daha küçüğünü, örnek vermekten çekinmez. Ey Ademoğlu unutma ki bu mülkün sahibi vardır. O’nun mülkünde küfrüne izin verse de, zulmüne izin vermez. Aklını başına alıp şahsi emel ve sevdalardan vaz geçip, geçici bu dünya hayatında hak ve adalet üzere bir yaşam sürdürmeye bak.

İşte eğer insanlık bu Korona musibetinden ders alırsa ne ala, yoksa daha vahim musibetlerin kapımızda dolanacağı muhakkaktır…

Rabbimin ihtarı ile terbiyelenip ''Ya Rabbi nefsimize zulmettik. Bizleri bağışla'' diyen kullardan olma, dileğiyle...

Selam ve dua ile...

Çetin Tufan / Habernas