İbrahim (a.s)’dan gelen Tevhidi bir gelenek / Mücahid Haksever

İbrahim (a.s)’dan gelen Tevhidi bir gelenek

Peygamber Efendimiz (sav), bir hadisi şerifte şöyle buyurmaktadır:
كُلُّ أَمْرٍ ذِي باَلٍ لاَ يُبْدَأُ فِهِ بِبِسْمِ اللهِ فَهُوَ اَبْتَرُ“Bir işe Allah'ın adıyla başlanmazsa, o işin sonu kesiktir”, yani o işte hayır yoktur. Kur’an’ın müfessiri olan Resul-i Zişan (sav)’in bu sözü de yine Kur’an ayetlerinin bir tefsiridir. Çünkü Kur’an’ın kendisi bu cümleyle başlıyor.Fatiha Suresi’nin ilk ayeti Besmeledir. Cenabı Allah’ın, Resulüne indirdiği Besmele, hem ilk vahyin bir sonucu, hem ilk emrin bir gereğidir. Zira Allah Resul’üne gelen ilk vahiy “Yaratan Rabbin adına oku!” emridir.

Bu emir yine Kur’an’da Bismillahirrahmanirrahim şeklinde formüle edilmiştir. Yukarıdaki hadis Cenabı Allah’ın bu ilk emrinin gereğidir. Yani Resulullah (sav), kendisine verilen bu emri yerine getirmiştir. Bundan dolayı Peygamberimiz (sav), hayırlı her işe besmeleyle başlamış ve inananlara da bunu tavsiye etmiştir.

Besmele, kulluk kitabımız olan Kur’an’ın anahtarı olduğu gibi, İslam binasının da anahtarıdır. Bundan dolayı Besmele bu ümmetin şiarı olmuştur. Besmele sadece bizim değil, geçmiş ümmetlerin de şiarıdır.

Nitekim Nuh (as) inananları gemiye bindirirken besmeleyle bindiriyor; بِسْمِ اللّهِ مَجْرَاهَا وَمُرْسَاهَا “Allah’ın adıyla çıkıp yüzsün ve dursun.”Süleyman (as), Belkıs’a yazdığı mektuba Besmeleyle başlıyor; اِنَّهُ مِنْ سُلَيْمٰنَ وَاِنَّهُ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِۙ"Mektup Süleyman'dan gelmiştir. O, "Bismillahirrahmânirrahîm" diye başlamakta.

Hudeybiye barış anlaşmasında, anlaşmaya “Bismillahirrahmanirrahim” şeklinde yazılmasına karşı çıkan Süheyl b. Amr “Bismikâllahümme” şeklinde yazılmasına ses çıkarmamıştır. Mekke müşrikleri, bir işe başladıklarında“باسم الات والعزي”“Lat ve Uzza’nın” ismiyle şeklinde başladıkları gibi, ataları olduğunu iddia ettikleri İbrahim (as)’ın dini olan ve o zaman azda olsa temsilcileri olan Hanif Dini’ne mensup insanlar gibi, bir işe başladıklarında, Allah’ın adını anarak da başlıyorlardı.

Bu da şunu gösteriyor ki, o cahili toplumda, İbrahim’den gelen bir tevhidi gelenek vardı. Bunun en güzel örneklerinden biri de, işte bu Besmele’dir. Muttakilerin imamı, evliyalar serveri ve Resulullah (sav)’in mümtaz talebesi, Ehlibeyt silsilesinin kaynağı İmam Ali Efendimiz (ra)’ın Besmele’nin fazileti ile ilgili söylediği şu söz, Besmele’nin faziletini anlamaya kafidir:"Kur’ân’ın tamamı Fâtiha’da, Fâtiha’nın tamamı besmelede, besmelenin tamamı da (B) harfin de toplanmıştır.”

Besmele'deki en önemli harf, o cümlenin hepsini anlamlı kılan harf besmelenin başındaki bu“B” harfidir. “B” harfi Türkçe ’de“ile”mâniasına gelen bir bağlaçtır. Arapça ’da bunun adına “اِلْسَقْ”“ilsak” denir.

Türkçe’de ya da diğer dillerde, bir konuşma ya da yazıda “ile” kelimesini gördüğümüz veya duyduğumuz zaman, aklımıza gelen ilk şey iki tarafın olduğudur. Zekeriya ile, dediğimiz zaman, dinleyici ikinci kişinin ismini bekler. Zekeriya ile kim? Zekeriya ile Bilal denildiği zaman cümle bir anlam kazanır. Bununla beraber Zekeriya ile Bilal arasında bir münasebetin, bir bağın varlığı da ortaya çıkar.

Besmele’de de iki taraf vardır. Besmele’deki taraflar, Allah (cc) ile kullarıdır. Besmele çekerken kul, Rabbinin ismiyle bu işe başladığını söylüyor. Ya Rabbi senin isminle, senden yardım dileyerek bu işe başlıyorum. Mümin her işine Besmele ile başlar. Bu aynı zamanda şu anlama da gelmektedir; Müminin Besmele ile başlayamayacağı bir işle, bir ilgi ve alakası olamaz.

Biz de bugün HABERNAS haber sitesindeki bu ilk yazımıza Besmele ile başlıyoruz. Besmele ile başlıyoruz, çünkü biliyoruz ki bu site Besmeleyle başlanılamayacak, Besmeleye muhalif hiçbir haber ve yazıya yer vermeyecektir inşallah. Bu site Besmele’nin ve Besmele’yi dillerine vird yapanların sözcüsü olacaktır inşallah. Gaybı Allah bilir. Ama bu sitenin bu amaca hizmet edeceğine dair kalbimde en ufak bir tereddüt yoktur.

Bu vesileyle bu sitenin, genelde tüm İslam alemine özelde de Avrupa’da yaşayan, başta muhacir kardeşlerimiz olmak üzere, tüm Müslümanlara hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Bir dahaki yazımızda buluşuncaya dek, Allah’a emanet olun dualarınızı bekliyorum.

Mücahit Haksever / Habernas.com

NOT: Ahmed Bişkin Ağabey’in vefatını büyük bir üzüntü ve kahırla duymuş bulunuyorum. Rabbim kendisine rahmet etsin. Mekânı cennet olsun. Rabbim ailesine sabrı cemil nasip etsin inşallah. Bu yolda ayaklarımızı sabit kılsın.