Kerbelaların Hüseyinlerine selam olsun / Çetin Tufan

İnsanlık tarihi birçok trajik katliam ve hadiselere şahit olmuştur. Bunların benzerleri 1500 yıllık İslam tarihinde de vuku bulmuştur. Fakat bu hadiselerden hiçbiri Kerbela'da yaşanan hadise gibi çağları aşıp İslam toplumu üzerinde derin kırılmalar ve izler bırakmamıştır.

Kerbelaların Hüseyinlerine selam olsun / Çetin Tufan

Hayat ipini elinde bulunduran, istikamet arzusunu insana bırakan, Alemlerin Rabbi'nin Adıyla

İnsanlık tarihi birçok trajik katliam ve hadiselere şahit olmuştur. Bunların benzerleri 1500 yıllık İslam tarihinde de vuku bulmuştur. Fakat bu hadiselerden hiçbiri Kerbela'da yaşanan hadise gibi çağları aşıp İslam toplumu üzerinde derin kırılmalar ve izler bırakmamıştır. Bu hadise Yahudi toplumundaki Hz. İsa (as)'a ve Havarilerine yapılan zulümlerin sonucunda o toplumda oluşan kırılmaya ne kadarda benzemektedir.

Ne yazıktır ki Hz. Resulallah (sav)'in 'Siz Onların ayak izlerini takip edeceksiniz.' mealindeki hadisini teyit etmektedir.

Resulallah'ın vefatından daha 50 yıl geçmeden saltanat hırsı ve bu hırsın getirdiği entrikalar Ümmetin içinde açık ve gizli kutuplaşmalara sebebiyet vermişti. Aslında bu guruplaşmaların hepsi haklı veya haksız temelde, İslamın öğretilerine şeklende olsa uymakta, hal ve hareketlerini dinin emirlerine açıktan muhalefet etmekten kaçınarak yapmakta idiler. İhtilaf konuları ise; idareyi, cahiliyeden gelen ırk, kavmiyet ve aşiret bağlamında ele geçirmek. Bu bağlamda meşru, gayri meşru, entrika ve manevralara başvurarak hedeflerine ulaşmak olarak özetleyebiliriz.

Fakat Yezid'in iktidara geçirilmesi haddi aşan bir hamle idi. Burada artık Yezid hem liyakatsizliğin sembolü, hemde Dini Mübin'in temellerini kendi heva ve heveslerine göre değiştirme cür'etini gösteren bir şahsiyet olarak karşımıza çıkmaktadır.

Ne yazıktır ki süreç itibariyle, oluşan olaylar neticesinde, Yezid'in bu saltanat ve cüretkarlığına karşı ses çıkarabilecek bir topluluk bulunmamaktaydı. Çoğu makam, mevki, çıkar, tehdit ve ataletle üzerlerine zillet toprağı serpilmiş yığınlar idiler.  

Eğer süreç bu şekilde devam etmiş olsa; Hz. Resulallah (sav)'in getirdiği dinin, her gelen idareci tarafından değiştirilip, eklenilip, çıkarılan, hatta kadim Kuran-ı Kerim'in dahi değiştirilmesine cevaz veren bir din olgusu meydana çıkacaktı. Din adına ortada olan otoritelerde idarecinin dinde değişim, reform gibi kendi heva ve hevesince yapacağı tahrifatlara din adına cevaz vereceklerdi. Ki buna rağmen günümüzde ve İslam tarihinde Yüce İslam öğretilerini kendi dünyalık çıkar ve menfaatlerine göre tevil edip buna olmadık fetvalar ve deliler üreten Müslüman idarecileri bulunmaktadır. Daha acı olan ise dinin alimi sıfatını taşıyan şahıs ve kurumların bu idarecilerin tahakkumu altına girmeleri, bunuda dinden bir vecibe olarak kabullenmeleridir.

Rabbime sonsuz hamd ve sena ederim ki, Rabbim Hüseyin'i kerbela gibi mert, emanette emin, kahraman şahsiyetleri bizlere bahşetmiştir.

Onlar İslamın yozlaştırılmasına, Müslüman halkın ifsat edilmesine, ümmetin üzerine serpilmiş zillet, atalet toprağının atılmasına vesile olmuşlardır.

Onlar İslam dininin bekası için mal vermek gerekirse malını, can vermek gerekirse canını ortaya koymuşlardır.

Onlar kendilerini feda ederken çoluk ve çocuklarını emniyete almamış, davaya olan sadakatlerini ırz ve eyalerini dava bilinçliyle yetiştirip hep beraber kıyama kalkmış olanlardır.

Onlar kılıç ve mermilerin yağmurunda dahi can havline kapılmadan, Rabbi'ne kulluk bilincini yitirmeden, ibadetlerini yerine getirenlerdir.

Onlar zalime, bağilere, halkını ifsat eden idarecilere karşı en umutsuz zamanda kıyam edip halkını yüzüstü bırakmayan kahramanlardır.

Onlar emanet aldıkları hak mirası taşımak adına bütün gayri ahlaki istek, rüşvet ve çıkarları ellerinin tersiyle itip zillet altında yaşamaktansa izzetli ölümleri tercih edenlerdir.

İlahi bizleri onlara layık olan fert ve topluluk kıl. Onların kıyamını yücelten, dini hakkıyla ayakta tutan, fitne ve fesattan uzak duranlardan eyle.

Kalbinde, gönlünde ve bilincinde; Muharrem ayının hüznünü, Aşura kıyamının bilincini, Ehlibeyt sevgisini, Ümmetin birlik ve dirliğine olan özlem ve çabasını taşıyanlara selam olsun.

Çağları aşan kıyamlarıyla bizlere rehber ve önder olan Hüseyinler'e ve yarenlerine selam olsun.

Selam ve dua ile

Çetin Tufan / Habernas