Tebbet yeda!.. / Hediye Yüceay

Küfür cephesinde yeni bir şey yok, küfür tek millettir. Ellerinde ki ileri teknolojiyi de kullanarak dedelerinden çok daha katmerli zulümler yapıyor günümüzün çağdaş Ebreheleri, Firavun ve Nemrutları. Atalarına rahmet okutacak cinsten Nobel ödüllü, diplomalı Ebu Cehiller kırmızı görmüş azgın boğa misali saldırıyorlar İslami olan, İslam kokan ne varsa.

Tebbet yeda!.. / Hediye Yüceay

Bismillah der başlarız, şeytanları taşlarız, güzeller güzeline selat selam yollarız. Yazmayalı uzun zaman oldu neredeyse iki yıl hatta daha fazla, daha önce Mardin Dost Haber.Com sitesinde bir şeyler karalamıştım merak edenler okuyabilirler.  Belki şartlar ve imkanlar, belki de üşengeçlik, adına ne derseniz deyin  yazmadım yazamadım.

Aslında insan oturup dur bir şeyler yazayım deyip yazmaz kardeşler, bir şeyler insanın gönlüne, zihnine, canına dokunur, doldurur da sığmayınca insan boşaltmak ister, işte o zaman kelimelere yükleyip yazıya döker insan taşanları. Lakin kimi zamanda ağzı dar, içi dolu küp misali içindekileri dökemez tabiri caizse ifade edemez, dile getiremez duygularını, kelimeler kifayetsiz, harfler yetersiz, cümleler öksüz kalır işte benim ki tamda öyle bir durum sanırım.

Şairin dediği gibi Ebu Cehil ölmedi, Ebu Lehep kıtalar dolaşıyor, zulüm altın devrini yaşıyor. Gün geçmiyor ki dünyanın bir köşesinde bir haddini bilmez İslam’ın  mukaddesatlarına sözlü veya fiili bir saldırıda bulunmasın hayasız ve insafsızca kinini kusmasın sünnetullah’ın gereğidir bu it ürür kervan yürür. Dedelerinin mirasına dört elle sarılan torunlarına Tebbet Yeda diyoruz bütün kalbimizle. Avrupa'nın çeşitli bölgelerinde cami kapılarına bırakılan domuz kafaları ve nefret yüklü tehdit notları, Kur’an-ı Kerim yakma ve yırtma saldırıları Avrupa’nın ifade özgürlüğü kılıfı altında İslam ve Müslüman düşmanlığı ve tahammülsüzlüğünden başka bir şey değildir. Artık insanlık ve İslam dünyası Avrupa'nın özgürlük safsatalarına inanmaktan vazgeçmeli şu gerçeği idrak etmelidir Aliya İzzet Begoviç tarihe geçmiş şu meşhur sözüyle bu gerçeği çok yalın bir şekilde ifade etmiştir (Batı hiçbir zaman uygar olmamıştır evlat.) Ve Kur’an-ı Kerim'in şu veciz beyanı başka söze hacet bırakmıyor; Yahudi ve Hristiyanlar onların dininden olmadığınız sürece sizden razı olmazlar!..( Bakara 120)

Küfür cephesinde yeni bir şey yok, küfür tek millettir. Ellerinde ki ileri teknolojiyi de kullanarak dedelerinden çok daha katmerli zulümler yapıyor günümüzün çağdaş Ebreheleri, Firavun ve Nemrutları. Atalarına rahmet okutacak cinsten Nobel ödüllü, diplomalı Ebu Cehiller kırmızı görmüş azgın boğa misali saldırıyorlar İslami olan, İslam kokan ne varsa. Peygamberin başına kül saçan, yollarına diken döşeyen Ebu Leheplerin torunları, ümmete Ebu Gureypleri, Guantanamoları reva görüyor şimdilerde, Bilallerin nefesini koca kayalarla kesenler, kapkaranlık ve dipsiz hücrelerde Bilalleri nefessiz bırakıyor!..

Dudaklarını büke büke peygamberin gül yüzüne karşı hayasızca hakaret edenlerin torunları  bu gün çizgileri eğe büke kudurmuş köpek misali iğrenç salyalarını ve kinlerini akıtarak saldırıyorlar ifade özgürlüğü adı altında(!) onların tek kutsalına rüzgar değse dünyayı ayağa kaldırıp fırtına çıkaranlar, söz konusu İslamın kutsalları olunca ortalığı süt limana çeviriyorlar. Tarih ve dünya şahittir ki bizler hiçbir zaman onların kutsallarına ilişmedik zira ; (Onların kutsallarına sövmeyin  ki onlarda sizin kutsallarınıza sövmesin. Enam 108) ilahi hükmüne ram olmuşuz biliriz ki; sövmek acizliktendir kişinin seviyesizliğinden kaynaklanır.

İnanır ve biliriz ki; Avrupa İslama gebedir üstad Nursinin müjdesiyle, onlarda bunu çok iyi biliyorlar saldırmaları, öfkeleri, kudurmaları bu yüzdendir. Bizler için rahmet olan ve güneş gibi dünyayı saran İslam, küfür için üzerlerine çığ misali gelen ve onların nefesini kesecek bir felakettir. Küfrün uykusunu, düzenini alt üst eden kabustur islam telaşları, panikleri sağa sola saldırmaları bu sebepledir fakat onların en büyük yanılgısı şudur; onlar saldırdıkça, karaladıkça, yaraladıkça budanan ağaç misali gürleşiyor, dal budak veriyor, meyveye duruyor,kök salıyor islam ve işte yine Tebbet yeda terennümünde dudaklarım ve bir izzet pınarıyla çınlıyor kulaklarım.

Şeytan ve yaverleri, bir sürüde serseri.

İslam geliyor diye, dökülüyor tüyleri.

Boşadır telaşınız, parçalanır başınız.

Dengeler değişecek, hortlasada atanız.

Şairim hiç durma yaz, sanma kimse anlamaz, ne kadar hicvetsen az, böyle perişan devri  demişti bir şiirinde yanılmıyorsam Allahu Alem Üstad  A.Rahim Karakoç.

Her ne kadar eksik kalsa da ifade  edemesek te  duygularımızı, düşünce ve dertlerimizi bundan böyle yazmaya gayret edeceğiz inşallah.

Gayret bizden, takip sizden, tevfik Rabbimizden  selam ve dua ile davamızın sonu yüce Rabbimize hamd etmektir.

Hediye Yüceay / Habernas