Suudi destekli Rabıta Başkanı İngilizlere seslendi: Gazze’yi değil, entegrasyonu konuşun
Müslüman Dünya Birliği Genel Sekreteri ve eski Suudi Adalet Bakanı Muhammed bin Abdulkerim el İsa, İngiltere'de Gazze gündeminin toplumsal bölünmeyi artırdığını belirterek, Britanyalıları iç meselelere odaklanmaya çağırdı. Entegrasyonun bir güvenlik meselesi olduğunu savunan İssa'nın bu çıkışı, kamuoyunun Gazze ile ilgili hassasiyetiyle çelişti.

Müslüman Dünya Birliği (MWL) Genel Sekreteri Muhammed bin Abdulkerim el İsa, Britanyalıları Gazze hakkında daha az, iç meseleler hakkında ise daha çok konuşmaya çağırdı. The Times gazetesine verdiği demeçte, İngiltere hükümetinin entegrasyonu bir ulusal güvenlik meselesi olarak ele alması gerektiğini söyledi.
Eski Suudi Arabistan Adalet Bakanı olan ve 2016’dan bu yana Mekke merkezli uluslararası İslami STK’nın başında bulunan İsa, İsrail’in Gazze’deki savaşının İngiltere’deki toplumsal bölünmeyi artırdığını öne sürdü.
“Gazze’deki çatışma ve Orta Doğu’daki siyaset, entegrasyon sorununu daha da kötüleştirdi,” diyen İsa, MWL’in İngiltere’deki Müslüman ve gayrimüslim halkı, ayrışmaya değil birliğe hizmet edecek ortak iç politika konularına odaklanmaya çağırdığını belirtti.
İsa’nın bu tartışmalı açıklamaları, kamuoyunun büyük çoğunluğunun –dini inanç fark etmeksizin– İsrail’e silah ambargosu uygulanmasını ve Gazze’de ateşkes ilan edilmesini desteklediğini ortaya koyan çok sayıda anketin aksine geldi.
İsa ayrıca hükümetin entegrasyonu bir güvenlik meselesi olarak değerlendirmesi gerektiğini belirterek, Müslümanlar ve gayrimüslimlerin "ayrı hayatlar" yaşadığını savundu. “Entegrasyon olmadan izolasyon olur, bu da ötekinden korkuyu doğurur. Bu boşluğu ise kötü niyetli kişiler doldurmaya çalışabilir,” ifadelerini kullandı.
Müslümanlar ‘yalnızlaşmış’
İsa’nın yorumları, MWL tarafından yapılan ve genç Britanyalı Müslümanların ana akım siyasetten daha izole olduklarını ve entegrasyonu önemli bir sorumluluk olarak görme oranlarının daha düşük olduğunu ortaya koyan yeni bir anketin ardından geldi.
5.000'den fazla kişiyle yapılan anketin 450'den fazlasını Müslümanlar oluşturdu. Anket, Britanyalı Müslümanların neredeyse üçte ikisinin gayrimüslimlerle ilişkilerini olumlu ya da çoğunlukla olumlu gördüğünü, buna karşın gayrimüslimlerin yalnızca dörtte birinin Müslümanlar için aynı şeyi söylediğini ortaya koydu.
Ayrıca, gayrimüslimlerin yaklaşık yüzde 40’ı çeşitliliği olumsuz görürken, Müslümanların yüzde 70’inden fazlası çeşitliliği olumlu olarak değerlendirdi.
Bu açıklamalar, İngiltere ve Galler’de doğan Müslümanların yüzde 94’ünün güçlü bir Britanya kimliğine sahip olduğunu ortaya koyan İngiltere Müslüman Konseyi’nin (MCB) yeni nüfus sayımı analizinin ardından geldi.
MCB Araştırma ve Belgelendirme Komitesi’nden Dr. Miqdad Asaria, “Analizimiz, Britanyalı Müslümanların son derece güçlü bir Britanya kimliğine sahip olduğunu ve İngiltere doğumlu Müslümanlar arasında neredeyse evrensel düzeyde İngilizce yeterliliği olduğunu gösteriyor,” dedi.
MCB Genel Sekreteri Dr. Wajid Akhter ise, “Güçlü ulusal kimlikleri, girişimcilik ruhları ve genç enerjileriyle Britanyalı Müslümanlar, herkes için daha müreffeh, yenilikçi ve uyumlu bir toplum inşa etmeye hazır,” dedi.
Ancak çalışma, İngiltere’deki Müslümanların yüzde 40’ının ülkenin en yoksul mahallelerinde yaşadığını da ortaya koydu.
Müslüman Dünya Birliği, Müslümanlarla gayrimüslimler arasındaki ilişkileri geliştirmeye odaklanan bir sosyal uyum fonu oluşturmak amacıyla 100.000 sterlin (128.000 dolar) destek sağlayacağını duyurdu.