Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı

Vahdet Camii ve Hamburg'ta yeni hizmete giren Vahdet Sport undBildungszentrum'un ortaklaşa düzenlediği Mekke'nin Fethi Programı yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı
Hamburg Vahdet Camii'nden Mekke'nin Fethi Programı

Almanya'nın Hamburg kentinde faaliyet gösteren Vahdet Camisinin her yıl geleneksel olarak düzenlediği Mekke'nin Fethi programı bu yılda gerçekleştirdi.

Sunuculuğunu Edip Görgöze ile Sertaç Demirci'nin yaptğı program Vuslat İlahi Grubu sanatçılarından Edip Hocanın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Vahdet Camii adına selamlama konuşmasını yapması için Molla Abdulkadir Aydın Hoca davet edildi. Molla Abdulkadir Aydın kısa yaptığı konuşmasında şunlara değindi,  'Değerli kardeşler kutlamakta olduğumuz Mekke'nin Fethi programındayız ve Mekke nasıl bir şehirdir bilmemiz gerekiyor. Peygamberimiz (S.A.V) Mekke'de birçok eziyet ve işkenceler yaşadı. Bu baskılar sonucu Mekke'den ayrılırken mutlaka bir güne sana döneceğim diyerek ayrıldı. Ve sonuçta Mekke'ye döndüğünde kendisine eziyet edenlere karşı merhametle davrandı. Bizlerde günümüz dünyasında insanlara merhametle yaklaşıp, onların gönüllerini fethetmeliyiz. Bu vesile ile hepiniz programa hoşgeldiniz, buray teşrif ettiğiniz için hepinizden Allah razı olsun' dedi.

Daha sonra Vuslat İlahi Grubu ve Herne Bölgesinden ilahi sanatçı Ömer Balat sahne aldılar. Murat Yaman, Servet Demirci ve Ömer Balat birer ilahi seslendirdiler. Ardından Selahattin Balat, Peygamberimiz üzerine bir şiir okudu. Vahdet Camii küçük kızları ve erkek çocukları birer ilahi seslendirerek davetlilerin büyük beğenisini kazandılar.

Hamburgta bulunan bütün camilerin bira araya geldiği Şura Kurumunun Başkanı Fatih Yıldız katılımcıları selamlamak için sahneye davet edildi. Fatih Yıldız konuşmasında, 'Bu programa davet edildiğimiz için çok teşekkür ediyorum. Çok güzel manevi bir ortam var. Müslümanların bir araya gelerek Peygamberimizi ve sahabelerini bu gecede anması takdir edilecek bir çalışma. Özellikle Vahdet Camisi Camiasına ayrıca teşekkür ediyorum. Böyle bir gecede manevi bir ortam ile sıcak bir iklim oluşturduğunuz için Allah sizlerden razı olsun. Vahdet Camisi hocaları ve üyeleri 20 yıldan beridir Şuranın içinde aktif olarak bulunuyorlar. Çalışmalarımızda her türlü katkıyı sunmaya çalışıyorlar. Müslümanlarla ilgili her türlü mücadelede Vahdet Camisi her zaman ön safta yer almıştır. Burada bulunan bütün kardeşlerimize önemli görevler düşmektedir. Bu topluma İslami değerler sunabilmek için bir çalışma yapıyorsunuz. Camiler bizim için Kabe'nin birer şubesidirler ve bu şubeleri güçlendirmemiz gerekiyor. İnşaallah bizlerde Musab bin Umeyr gibi birer davetçi oluruz. Geceniz mübarek olsun' diyerek konuşmasını bitirdi.

Daha sonra Türkiye'den katılım gösteren Özlem Ajans sanatçılarından Mehmet Ali Oğuz ve Derviş Madsor sahneye davet edildiler. Muhacerat ve şehadet üzerine söylenen ilahiler muhacirler ve gurbetçilere duygulu anlar yaşattı.

Konuklara yemek ikramı yapılırken, Mekke dönemini anlatan sinevizyon gösterimi de yapıldı.

Tevhid Tiyatro grubu tarafından güncel bürokraside yaşanan torpil ve hemşericilik konusunu hiciv eden tiyatro gösterimi sunuldu.

Murat Yaman'ın bir ilahi seslendirmesinin ardından Rehber Tv Programcılarından Özkan Yaman konuşmasını yapmak için davet edildi. Özkan Yaman konuşmasında şunlara değindi; 'Mekke'nin fethi o kadar muazzam bir konuki inanın bu gece sabaha kadar Mekke'nin fethi, gönüllerin ve yüreklerin fethi desek azdır. Mekke'nin Fethi Ramazan ayında bir cuma günü gerçekleşti. Mekke'nin Fethi Medine'den çıkan bir ordunun sadece orayı alması değildi. Oradan çıkarılanların gerip dönüp orayı alması da değildi. Mekke'nin fethi aslında çok önceden başladı. Hira Dağında Peygambirimize (S.A.V) ilk vahiy geldiğinde aslında Mekke'nin fethide müjdelenmiş oluyordu. Mekke'nin fethine giden yol öyle güllerle, çiçeklerle bezeli değildi. Bu yol imtihanlarla, çilelerle, sarp ve yokuşlarla döşeliydi. Mekke'nin fethi Hira Dağında başladı, Hz.Hatice'nin imanı ve Hz.Ömer'in müslüman olmasıyla devam etti. Peygamberimiz (S.A.V) bütün şehirlerin kılıçla feth edildiğini ama Medine Şehrinin Kur'an'la feth edildiğini söylemiştir. Musab bin Ümeyr, Sad bin Muazların feth ettiği Medine.

Daha sonra Mekke'nin fethi, Bedir, Uhud ve Hendek savaşı ile çekilen onca çileler ve şehitler sonucunda gerçekleşti. Mekke'nin fethine giden asker yüzlerce ayeti ezbere biliyor, onlarca sureyi hayatına tatbik ediyordu. Mekke'nin fethine giden asker Muhammedi bir ahlaka sahip olarak gidiyordu. Mekke'nin fethi 23 yıllık çalışmanın sonucuydu. Günümüzle ilgili şu tespitleri yapalım. Günümüzde feth edilecek o kadar çok şehir, diyar, gönül, sıkıntı ve sorun varki bunları konuşmamız lazım. Bugün dünyaya hüküm eden modernizm hayatları mahv ediyor. Birincisi herşeyin anlamları yok ediliyor. Varlığa ve insana dair herşey tahrip ediliyor. Biz bu dünyaya niye geldik, bize bu kadar niye nimet verildi. Hayatın ve ölümün anlamı ne. Bütün anlamlar sorgulamalar kaybolmuş. Modern sistem aile, akraba, ümmete aidiyetini kaybettirmiş. Sanane yakınından, komşundan, Irak'tan, Yemen'den hayatına bak, anı yaşa kendi rahatına bak düşüncesini veriyor.

O modern sistem yaratılış ve fıtratın ayarlarını bozuyor. Kadına diyor sen özgürsün istediğini yapabilirsin. Cinsiyetin ayarlarını bozuyor, özgürsün istediğin cinsiyeti seçebilirsin.

Bu modern sistemler araçları amaç haline getiriyor. Sanki biz bu dünyaya konfor ve daha lüks bir yaşam için gelmişiz. Bu modern sistem ahlakı bozuyor. Güçlüysen haklısın düşüncesi veriyor. Dürüstlük, başkasını düşünme bu sistemde yok.

Bu düşüncenin hakim olduğu bir dünyada biz böyle duyarsız durabilirmiyiz. Dertsiz, gamsız yerimizde oturabilirmiyiz. Herşeyi mahv eden bu sistemin insanlara Allah'ı ve nereden geldiğini nereye gittiğini unutturduğu bir ortamda biz evimizde oturabilirmiyiz. Hepimiz Mekkenin fethi yolunda bir neferiz. Feth edemediğimiz neresi varsa, ister düşence planında, ister siyaset planında, eğitim alanında nerede bir sorun varsa biz orada Mekkenin fethindeki asker durumundayız. Biz duyarsız olamayız. Bakın zor bir zamandan geçiyoruz, çocuk babasını dinlemiyor, kadın eşini dinlemiyor, kimse hocasına kulak vermiyor ve alimlere değer verilmiyor. Anlamlar gittikten sonra kıymetler ve değerler yitiriliyor. Kur'an ve Sünnete dönüp hareket geçmemiz lazım. Hepimiz öleceğiz ve Allah hepimizden hesap soracak. Gelin hepimiz kendimizi feth edelim, ailemizi feth edelim orayı bir Medine yapalım orayı bir Haneyi Muhammediye yapalım.' diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Özkan Yaman'ın konuşmasının ardından Vuslat İlahi grubu ile Özlem Ajans sanatçıları birbirinden güzel ilahiler seslendirdiler.

Vahdet Camiin düzenlediği bilgi yarışmasında dereceye girenlere ödülleri takdim edildikten sonra programa nihayete erdi.

Habernas