Gazze savaşı İsrail’i “zombi ekonomiye” sürükledi: Borç, göç ve çöküş alarmı
Gazze savaşı İsrail’i “zombi ekonomiye” sürükledi: Borç, göç ve çöküş alarmı
İsrailli ekonomist Shir Hever’e göre Gazze savaşı, İsrail ekonomisini ayakta tutuyor gibi görünen ancak geleceği olmayan bir “zombi ekonomi” yarattı. Artan borçlar, göç, yoksulluk ve uluslararası izolasyon, ekonomik çöküşü derinleştiriyor.
İsrail’in Filistin topraklarındaki işgalinin ekonomik boyutlarını inceleyen İsrailli ekonomi uzmanı Shir Hever, Gazze’ye yönelik savaş seferberliğinin, görünürde işleyen ancak geleceğe dair hiçbir perspektifi bulunmayan bir “zombi ekonomiyi” ayakta tuttuğunu anlatıyor.
İsrail merkezli “+972” sitesinin yazarı Amos Breison, İsrailliler ile Filistinliler Arasında Adalet İttifakı’nın direktörü olan Hever ile kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşide İsrail ekonomisinin birçok yönü ele alındı. Hever’in İsrail’deki ekonomik çöküşe dair öne çıkan değerlendirmeleri şöyle:
Gazze’ye yönelik savaş, ciddi ekonomik şoklara ve krizlere yol açtı. Gazze ve Lübnan sınırına yakın bölgelerden on binlerce aile yerinden edildi, bu bölgeler doğrudan roket ve topçu saldırılarına maruz kaldı. Bu durum üretkenliği ciddi biçimde düşürdü.
Yaklaşık 300 bin yedek asker uzun süreli olarak silah altına alındı. Bu durum iş gücünde büyük bir açığa neden oldu; nitelikli çalışanlara yapılan yıllarca süren eğitim yatırımları fiilen boşa gitti.
İsrail’de eğitimli orta sınıf göç etmeyi ciddi biçimde düşünmeye başladı. Birçok aile ve nitelikli insan, çocuklarını İsrail’de yetiştirmenin imkânsız hale gelmesi nedeniyle ülkeyi terk etti.
Ekonomik krizin göstergelerinden biri de çok sayıda İsraillinin birikimlerini yurt dışına taşıması oldu. Bunun nedeni; enflasyon korkusu, para biriminin değer kaybı, İsrail’in kredi notunun düşmesi ve yatırım risklerinin artması.
Devlet gelirleri savaşın finansmanına aktarıldı. Bu durum kamu hizmetlerinin ve yükseköğretimin kalitesini düşürdü; İsrail hızla bir borç tuzağına sürüklendi.
İsrail’in uluslararası itibarı ciddi biçimde zedelendi. Ülke, eşi görülmemiş düzeyde boykot, yatırımların geri çekilmesi ve yaptırımlarla karşı karşıya kaldı.
“Zombi ekonomi” tanımı: Hever, İsrail ekonomisini “zombi ekonomi” olarak nitelendirdi. Ona göre ekonomi hareket ediyor gibi görünüyor, ancak kendi krizinin ve yaklaşan sonunun farkında değil.
Shir Hever’in değerlendirmeleri:
İsrail hükümeti, gerçek harcamaları yansıtmayan bir bütçe geçirdi. Bu durum borçların kontrolden çıkmasına yol açtı.
İsrail ekonomisi, sürdürülebilir bir gelecek planı olmaksızın büyük ölçüde devasa askeri harcamalara ve yabancı krediye bağımlı hale geldi.
Teknoloji sektöründeki büyük anlaşmalar, ekonominin güçlü olduğu yönünde sahte bir izlenim yaratıyor. Oysa gerçekte teknoloji çalışanları ellerindeki hisseleri yabancı şirketlere satıyor ve parayı yurt dışına çıkarıyor. Teknolojik inovasyon ve yatırımlar ise ciddi biçimde geriliyor.
Borsa yükseliyor, şekel neden istikrarlı?
Hever’e göre borsadaki yükseliş ve şekelin görece istikrarı aldatıcı. Yedek askerlere yapılan maaş artışları bu tabloda belirleyici oldu. Gazze’de görev yapan askerler, paralarını harcayamadıkları için tasarruflarını hisse senetlerine yatırıyor. Bu durum, borsa yükselişini ve ekonomik balonu besliyor.
İsrail Merkez Bankası, büyük miktarda dolar satarak her şey kontrol altındaymış izlenimi vermeye çalışıyor. Hever’e göre bu, piyasaya yönelik açık bir manipülasyondan ibaret.
Yaşam koşulları ağırlaştı, yoksulluk arttı. Savaşın maliyeti çoğu aileyi borç batağına sürükledi. İsrailli sivil toplum kuruluşu **“Leket”**in raporuna göre gıda güvensizliği yaşayanların oranı ciddi biçimde yükseldi; birçok aile savaş süresince giderek artan borç yükü altında eziliyor.
Maliye Bakanlığı, savaşın gerçek maliyetlerini 2025 bütçesiyle karşılaştırmalı olarak açıkladığında, yatırımcıların ve uluslararası kurumların İsrail’e olan güvenini kaybetmesi bekleniyor.