Ramazan’da bir garibin yalvarışı / Çetin Tufan

Ramazanın verdiği cüret ile özelde kendim, genelde siz değerli kardeşlerim için, bu deryadan bir su damlacığı babından, sabahın bu seherinde bir iniltiyle, içimi sevgiliye açayım, Belkide bu edepsizliğimi, siz kardeşlerimle paylaşayım istedim.

Ramazan’da bir garibin yalvarışı / Çetin Tufan

Rahman ve Rahim olan Allah (cc)'ın adıyla. Salat ve selamların en güzeli Resulullah (sas)'e aline, ashabına ve yollarını takip eden Salih ve Salihe'lere olsun.

Ramazanın bu engin manevi ikliminde, kaybolmuş aciz ruhum, bana her daim yalvar demekte ve ben bunun acziyetini taşımakta idim. Öyle ki O kişiye yalvarıyordum ki, ben ve bütün mahlukat onun karşısında aciz, onu anmaktan gafil. 

Ama ramazanın verdiği cüret ile özelde kendim, genelde siz değerli kardeşlerim için, bu deryadan bir su damlacığı babından, sabahın bu seherinde bir iniltiyle, içimi sevgiliye açayım, Belkide bu edepsizliğimi, siz kardeşlerimle paylaşayım istedim.

Ey mülkün, saltanatın, hayatın, ölümün, zamanın ve mekanın Rabbi olan Allah'ım...

Ey gökteki sayı ve adetini ancak Senin bildiğin, etrafında ve etraflarda ancak senin taktir ettiğin, şekil ve sınırda dönen, hareket eden Felakların, cisimlerin Rabbi olan Allah'ım...

Ey gündüzleri bizlere ısı ışık veren, bilmediğimiz hikmetleriyle hayatın, neşesi olan Güneşin Rabbi olan Allah'ım...

Ey gecemizi aydınlatan, sayı ve hikmetlerini algılamaktan aciz olduğumuz Ayın ve yıldızların Rabbi olan Allah'ım...

Ey içinde Cennet ve Cehennemleri barındıran, bizleri ondan istifade ettiren, yeryüzünün Rabbi olan Allah'ım...

Ey derinliklerinde ve sığlığında birçok mahlukatı barındıran, bizlere nimet olan, denizlerin Rabbi olan Allah'ım...

Ey sayı ve cinslerini keşiften aciz olduğumuz, mahlukatları barındıran, bizlere döşek olan, Yeryüzünün Rabbi olan Allah'ım...

Ey saymaktan, bilmekten, tarif etmekten aciz olduğum, mahlukatların Rabbi olan Allah'ım...

Ey en güzel, latif hoş ve eksiksiz sıfatların Rabbi olan Allah'ım...

Ey güzeli güzel kılan, hayrı hayır kılan, bütün iyilik ve doğrulukların Rabbi olan Allah'ım...

Ey bütün çirkinlik ve hatalardan dahi, hikmeti ile güzelliği, doğruluğu çıkaran amellerin Rabbi olan Allah'ım...

Ey dillerin lal, gözlerin kör, ellerin boş, akılların ta cup, acizlik ve sersem bir şekilde eğilerek, geri döndüğü, yeğane kainatın Rabbi olan Allah'ım...

İlahi ancak Sen kendini tarife kadirsin. Ancak Sen mülkünün azametini, büyüklüğünü sayısını ve özeliklerini bilirsin.

İlahi ben mülkünde hiçlik içinde bir zere bile değilken, beni kendini bilmeye muktedir ettin.

İlahi beni yokluk aleminden alıp, varlık alemine, varlık aleminden hikmet alemine, hikmet aleminden eylem alemine sevk ederek, sana olan kulluğumu bilerek ve isteyerek kanıtlamama fırsat verensin.

İlahi bana bağış ettiğin bütün nimetlere, hayra tevdi olunmam için sunduğun bütün fırsatlara rağmen, Ben kör, sağır, dilsiz ve akıl edemez bir şekilde davrandım. Buna rağmen beni mülkünden, nazarından, rahmetinden kovmadın.

İlahi ömrümün baharını geçip, artık saçım ve sakalımın beyazlığıyla torunlarımın oynadığı zeval çağında. Beni dava kardeşlerimden ırak, memleket ve toprağımı özler kılsan da. Anne, baba ve akrabalara, çorak toprakların toz ve toprağına hasret bıraksan da. İslamın ebedi huzur ve saadete götüren yolundan ayırmadın.

İlahi hayatın engebeli yollarında, beni saltanatının bir nişanesi kılıp, hapis, zindan, muhacerat, yoksulluk, açlık, korku, yalnızlıkla ve dünyanın çirkeflikleriyle imtihana tabi tutun, tutmakta olsan da. Ben bir lahza dahi olsa, Seni unutsam, gafil olsam, senden uzaklaşsam da. Sen Beni hiç yalınız bırakmadın. Hücrelerde, zindanlarda, en çaresiz kaldığım, en şaşırdığım, en kalbimin sıkıştığı ve hayatın anlamını yitirdiği anlarda, bana umut, çare ve emman oldun.

Allahım bütün hayatımın içinde yaptığım hata, günah ve isyanlarla, acizlikle, yüzüm kara başım eğik, kalbi kırık olarak kapına geldim.

Allahım biliyorum, Sana söyleyecek sözüm beyan edecek mazeretim, sarılacak umudum yok. Senden bilerek veya bilmeyerek yaptığım hataları, ettiklerim eylemleri, kırdığım ve hakkına girdiğim insan ve mahlukatları gizlesem de nafile. Çünkü sen her şeyi bilen ve görensin. Bedenimin sahibi, onları bana karşı şahitlik ettirmeye muktedirsin.

Ya Rabbi azametinin hakkı için Adem'in çocuklarına, Şeytan ve yarenlerine karşı, bu cefa diyarında muzzaferiyet bağışla. Onları senin kıldığın şerefe ve izzete layık eyle. Düşmanlarını onlara karşı güldürme. Öğretiğin isimlerin, bağış etiğin Peygamberlerin, indirdiğin kandillerin hatırına, selametle bu diyarın sınavını, bütün bir insanlık olarak başarmamızı nasip et.

Ya Rabbi hayatın cilvesi olarak, Habil'in safında yer alan, fakat türlü hata, isyan ve kusurları bulunan Müslüman kardeşlerimin, eksikliklerini hayra tevdi et. Bulundukları saffın hatırına birlik ve bütünlüklerini sağla. Onlara değer verenin bulundukları saf olduğunun bilincini ver. Emek yurdu olan dünyada, çalışıp çabalayanların, ancak mahsullerini toplayabilecekleri şuurunu ver.

Ya Rabbi sana yönelip, senin adını yüceltmeyi gaye edinen. Garip, mahzun, aciz ve ümmi olan bu halka hizmet eden.  Bu uğurda birçok bedeler ödeyen ve ödemekten çekinmeyen. Alim, abid, muvahhid ve mücahit, salih ve salihelerden oluşan, bu Cemaati koru, ayaklarını sabit kıl, düşmanın gaddar, sinsi ve baği saldırılarına karşı, hikmet ve azametle karşı koymayı nasip et. Eksik hata ve noksanlıklarını, senin lutfunla, en güzel şekilde, kapatmalarına fırsat ver. Onlara dünyada şeref ve izzet, ahirette ise bol rızık ver.

Ya Rabbi utanarak sıkılarak, verdiğin bunca nimetler içinde, Senden; Dünya ve Ahirette hasenat, cehennem azabından halas, cennetine dahil olmayı, çoluk ve çocuğumun şeytanın şerrinden, zamanın fitnesinden azat olmasını diliyorum.

Ya Rabbi sözlerim saçmalık, isteklerim hadsizlik, tanımlarım anlaşılmaz olsa da. Sana karşı sevgim ve aşkımın nişanesi, hadsizliğimi mazur gör ve bu niyazı benden kabul buyur. 
Ey bütün zerremin sahibi.

Amin, el hamdu lillahil Rabil Alemin. 

Selam ve dua ile.......

Çetin Tufan / Habernas