Pakistan Başbakanı Han, BM kürsüsünden İslamofobi ile mücadele çağrısı yaptı

Pakistan Başbakanı İmran Han, Dünya genelinde artan İslamafobi ile mücadele için uluslararası topluma çağrıda bulundu

Pakistan Başbakanı Han, BM kürsüsünden İslamofobi ile mücadele çağrısı yaptı

Dünya genelinde artan İslamafobi ile mücadele için uluslararası topluma çağrıda bulunan Han, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’ten dünyayı terörün başka bir türünden korumak için İslamafobi ile mücadele konusunda küresel diyalog başlatmasını istedi. Han, Hindistan’ı da İslamofobi’nin en kötü ve yaygın biçimine ayak uydurmakla suçladı.

Han, Güney Asya’da kalıcı barış için Keşmir meselesinin BM Güvenlik Konseyi kararları doğrultusunda serbest ve adil plebisit ile çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, ülkesinin Hindistan ile barışı arzuladığını söyledi. Bunun için Yeni Delhi’nin 5 Ağustos 2019’da tek taraflı ve yasa dışı olarak aldığı kararları iptal etmesi, Keşmir halkı üzerindeki insan hakları ihlallerine ve baskıya son vermesi ve bölgenin demografik yapısını değiştirmeyi durdurmasının elzem olduğunu ifade etti.

Dünya üç krizle karşı karşıya

Dünyanın yeni tip koronavirüs, ekonomik kriz ve iklim değişikliği tehdidi ile karşı karşıya olduğunu anımsatan Han, bu üç zorluğa karşı aralarında aşı eşitliği ve gelişmekte olan ülkelere yeterli finansal destek sağlanması dahil olmak üzere kapsamlı bir stratejiye ihtiyaç bulunduğuna işaret etti.

Han, dünyanın dikkatini gelişmekte olan ülkelerden yasa dışı finansal akışlara çekerek, BM’yi bu durumu ele almak için adımlar atmaya çağırdı.

Afganistan halkına yardım çağırsı

Han, Afganistan’daki gelişmelere atıfta bulunarak, bu ülkede insani bir kriz yaşanmaması adına dünyanın Afgan halkının iyiliği için mevcut hükümeti güçlendirmesi ve istikrara kavuşturması gerektiğini, ileriye hareket edebilmenin tek yolunun bu olduğunu dile getirdi.

Han, Afganistan'ın ihmal edilmesi halinde BM verilerinden hareketle gelecek sene, bu ülkenin nüfusunun yüzde 90’ının yoksulluk sınırının altında kalacağını vurguladı.

Han, dünyanın Taliban’ı uluslararası topluma karşı taahhütlerini yerine getirmesi için teşvik etmesi ve cesaretlendirmesini ise kazan-kazan durumu olarak nitelendirdi.