Nefretin yükselişi: İngiltere’de Müslümanlara yönelik saldırılarda rekor artış
İngiltere ve Galler'de Müslümanlara yönelik nefret suçlarında yüzde 20 artış yaşandı. Yahudilere yönelik suçlar azalırken, toplam nefret suçu sayısı rekor seviyeye ulaştı. Met Polisi verilerinin hariç tutulması, rakamların gerçek durumu yansıtmadığı endişesini doğurdu.

İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın geçtiğimiz hafta yayımladığı resmi istatistiklere göre, İngiltere ve Galler’de (Londra hariç) son bir yılda kaydedilen tüm dini nefret suçlarının yüzde 45’i Müslümanları hedef aldı. Bu oran, Müslümanlara yönelik nefret suçlarında geçen yıla kıyasla yüzde 20’lik bir artışa işaret ediyor.
İstatistiklerde, Müslümanların nefret suçu mağduru olma oranının orantısız şekilde yüksek olduğu vurgulandı. 2025 Mart ayı sonuna kadar olan bir yıllık dönemde, İngiltere ve Galler genelinde polis kuvvetleri tarafından 7.164 nefret suçu bildirildi. Ancak bu veriler, İngiltere'nin en büyük polis gücü olan Metropolitan Polis Teşkilatı’nı kapsamıyor. Bu da, Müslümanlara yönelik nefret suçlarının gerçekte çok daha yüksek olabileceği anlamına geliyor.
Toplam nefret suçu vakalarında yüzde 3’lük bir artış gözlemlenirken, bu artış bugüne kadarki en yüksek yıllık toplam olarak kaydedildi.
Yahudi karşıtı nefret suçları ise toplam vakaların yüzde 29’unu oluşturdu. Yahudilere karşı kaydedilen 2.873 nefret suçu bulunurken, bu oran bir önceki yıla göre %18 düşüş gösterdi. Ancak bu veriler de Met Polisi'ni kapsamıyor.
Müslümanlara yönelik nefret suçlarının toplamı ise 4.478 olarak belirlendi.
İçişleri Bakanı Shabana Mahmood yaptığı açıklamada, "Yahudi ve Müslüman topluluklar kabul edilemez seviyelerde, sıklıkla şiddet içeren nefret suçlarına maruz kalıyor" diyerek bu artışa dikkat çekti. Mahmood, "Bugünkü nefret suçu istatistikleri, çok sayıda insanın kimlikleri, inançları ya da kökenleri yüzünden korku içinde yaşadığını ortaya koyuyor" dedi.
Geçtiğimiz hafta Manchester’daki menfur saldırının ardından, sinagog ve camilerde polis devriyelerinin artırıldığını belirten Mahmood, ibadethanelerin hedef değil, güvenli sığınaklar olması için 50 milyon sterlinlik bir güvenlik fonunun ayrıldığını duyurdu.
İstatistiklerde Eksiklik Şüphesi
Bazı Müslüman yardım kuruluşları, Müslümanlara yönelik nefret suçlarının orantısız biçimde artmasına rağmen hükümetin bu konuda sessiz kaldığını ifade ederek endişelerini dile getirdi.
Ayrıca Metropolitan Polis Teşkilatı’nın kayıt sistemindeki değişiklik nedeniyle verilerden hariç tutulması, hem Yahudi hem de Müslüman toplulukların istatistiklerin gerçek durumu yansıtmadığı yönünde şüphe duymasına yol açtı.
2024 Temmuz’unda yaşanan Southport cinayetleri sonrasında Müslümanlara yönelik nefret suçlarında belirgin bir artış yaşandığı tespit edildi. 17 yaşındaki Axel Rudakubana'nın üç çocuğu bir dans atölyesinde öldürmesinin ardından başlayan olaylar, saldırganın kimliğiyle ilgili yanlış bilgilerin sosyal medyada yayılması sonucu İslamofobik Southport ayaklanmalarına dönüştü.
O günden bu yana çok sayıda aşırı sağcı protesto ve saldırı yaşandı. Bunlardan en dikkat çekeni, Peacehaven Camii’ne düzenlenen kundaklama saldırısı oldu.