Kutsal Aile Kilisesi: Tahliye emirlerine rağmen Gazze'yi terk etmeyeceğiz

Gazze'deki Kutsal Aile Kilisesi, 450'den fazla Filistinliye ev sahipliği yapıyor. Papaz ve rahipler, işgalci rejimin tahliye emirlerine rağmen şehirde kalma kararlılığını sürdürüyor.

Kutsal Aile Kilisesi: Tahliye emirlerine rağmen Gazze'yi terk etmeyeceğiz

Gazze'deki Kutsal Aile Kilisesi'nin papazı Gabriel Romanelli, kilisenin aralarında yaşlılar, hastalar ve çocukların da olduğu 450'den fazla göçmeni ağırladığını ve işgalci rejimin tahliye emirlerine rağmen şehri terk etmeyeceklerini açıkladı.

Romanelli, mesajında, Papa XIV. Leon ile telefonla görüştüğünü ve Papalık makamının kendilerini yakından takip ederek barış için dua ettiğini belirtti. "Durum zor olsa da iyiyiz, Papa bize kutsamasını gönderdi ve barış için dua etti" dedi.

Papaz, halkın çoğunun şehirden ayrılmak istemediğini vurgulayarak, "Tehlike her yerde ama birçok kişi şehirde kalmayı tercih ediyor. Biz de yanlarında olmaya ve yardım etmeye çalışıyoruz" dedi. Kilise, zorlu koşullara rağmen düğün ve doğum gibi hayata dair anları da kutlamaya devam ediyor.

26 Ağustos'ta Kudüs'teki Rum Ortodoks ve Latince Patriklikleri, Gazze'deki gelişmelerden derin endişe duyduklarını ve zorunlu göçün sivil halk için büyük tehlike oluşturduğunu açıklayan ortak bir bildiri yayımladı. Bildiride, Mar Porfiryus Rum Ortodoks Kilisesi ve Kutsal Aile Latince Kilisesi'nin savaşın başından itibaren yaşlılar, kadınlar ve çocuklar için sığınak haline geldiği vurgulandı. Latince kilise kompleksinde ayrıca engelli bireylere rahibeler tarafından bakım sağlanıyor.

Patrikhaneler, göçmenlerin açlık ve kötü beslenme nedeniyle durumlarının giderek kötüleştiğine dikkat çekerek, güney Gazze'ye gitmelerinin birçok kişi için "ölüm kararı" anlamına geleceğini belirtti. Kilise personeli, göçmenlere bakmaya devam etmek için şehirde kalma kararı aldı.

Bildiride ayrıca, zorunlu ve planlı göçün hiçbir meşru gerekçesi olmadığı vurgulanarak, soykırımın durdurulması ve şiddet döngüsünün sona erdirilmesi çağrısı yapıldı. Uluslararası topluma da soykırımın durdurulması için acil harekete geçmesi gerektiği belirtildi.