Yemen'de çobanlık yapan çocukların korkulu rüyası: Mayınlar

Yemen'de koyunlarını otlattığı sırada mayına basarak sağ bacağını kaybeden 12 yaşındaki Raid Cerebhi, tekerlekli koltuğa mahkum olmanın üzüntüsünü yaşıyor.

Yemen'de çobanlık yapan çocukların korkulu rüyası: Mayınlar

Yemen'de yaklaşık 7 yıldır devam eden savaş şartlarında koyun güderek ailesine destek olmaya çalışan Raid, rastgele yerleştirilmiş mayınlar yüzünden bir uzvunu kaybeden binlerce insandan sadece biri.

Yemen'in kuzeybatısındaki Hacce vilayetine bağlı Azle Beni Fayid köyünde yaşayan küçük çoban, rutin olarak başladığı bir günde hayatının alt üst olma hikayesini, uzmanlar da mayın temizleme sürecini ve mevcut durumu anlattı.

Her bir adımı hesap ederek koyun güdüyorlar

Mayın tehlikesi altında çöllük arazide çobanlık yapmanın çok yorucu ve zor bir iş olduğunu ifade eden Raid, sabahın erken saatlerinde alelacele yaptıkları kahvaltının ardından koyun gütmeye başladıklarını, kavurucu güneş altında mayınlardan korkarak ve her bir adımı hesap ederek günü bitirdiklerini söyledi.

Mayın patlamasında bacağını kaybettiği o günü de anlatan küçük çoban, "3 arkadaşımla koyunları otlatmıştık. Dönüyorduk. Birden mayın patladı. Sağ bacağımı kaybettim. İki elim ve sol bacağım da zarar gördü." ifadelerini kullandı.

Küçük çocuk, kendisinden uzak bir mesafede bulunan diğer arkadaşlarının ise yara almadıklarını belirtti.

"Geceleri hep ağlıyor"

Raid'in en büyük abisi Ali ise, 2022 yılının, kardeşi için "büyük bir değişim ve yol ayrımı" anlamına geldiğini söyledi.

"Herkesten uzaklaşmaya ve içine kapanmaya başladı. Geceleri hep ağlıyor." diyen Ali, kardeşinin zor şartlara rağmen okulunu seven ve gelecek hayalleri kuran bir çocuk olduğunu ancak bacağını kaybettikten sonra çok değiştiğini belirtti.

Okuluna ve normal hayatına geri dönebilmesi için yetkililere seslenen ve kardeşi için protez bacak talep eden Ali, ailesinin maddi durumunun kötü olduğunu, bunu karşılayacak güçleri bulunmadığını aktardı.

Raid Cerebhi'nin evinden yaklaşık 7 kilometre uzaklıkta, Midi şehrinin doğusunda develeri otlatırken mayın patlaması sonucu hayatını kaybeden Abdullah Bilal'in evi bulunuyor.

Ellili yaşlarının son demlerini yaşayan Bilal'in babası, "Oğlum Abdullah'ı 3 gün çölde aradıktan sonra, vücudunun bir kısmı mayının patladığı bölgeye dağılmış bir şekilde vefat etmiş halde buldum." diye konuştu.

Bilal'in annesi ise en küçük oğlunun ölümünün ardından yaşadığı şok sonucu depresyona girdiğini belirterek, oğlunun vefatı sonrası evlerinde neşeye dair bir iz kalmadığını ifade etti.

Köyün diğer çocukları da çobanlık yapıyor

Bölgede yaşayan diğer çocuklar da ailelerine destek verebilmek için Raid gibi çobanlık yapıyor. Mayın tehlikesi altında her gün koyun otlatmak için evlerinden çıkan çocuklar, bazı günler 6 kilometreden fazla mesafe kat ediyor.

Kardeşiyle çobanlık yapan 10 yaşındaki Ahmed el-Faydi, geçen yıl mayın patlaması nedeniyle 8 koyununun telef olduğunu, ilk kez o kadar yakınında patlayan mayınlar yüzünden çok korktuğunu söyledi.

Ahmed'in annesi Ahlam da oğlunun o günkü mayın patlamasından psikolojik olarak çok kötü etkilendiğini, yaşadığı travmanın onda kekemeliğe neden olduğunu ifade etti.

UNICEF: Mayınlar doğrudan çocuklar için büyük bir tehdit

Mayın kurbanlarının en büyük kısmını siviller oluşturuyor. Hayatını kaybeden kurbanların ardından sağlık hizmetlerinin en temel unsurlarından yoksun olan Yemenliler bir yandan da kayıpları nedeniyle psikolojik krizlere maruz kalıyor.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'nun (UNICEF) 26 Ocak'taki raporunda "Geçtiğimiz altı yılda, Yemen'deki mayınları, misket bombaları, patlamamış füzeler ve savaş kalıntılarının oluşturduğu tehditler, artan can kaybıyla birlikte belirgin hale geldi." ifadelerine yer verildi.

Masam Mayın Temizleme Projesi'nin yayınladığı rapordan bir ay sonra yayınlanan UNICEF raporundaki rakamlara göre ise, "çatışmalar nedeniyle ölü ve yaralı sayısı yaklaşık 10 bin çocuğa ulaştı."

UNICEF raporunda, mayınların ve getirdiği sonuçların toplumu istikrarsızlaştıracağı ve özellikle Hacce vilayetinde nüfusun yer değiştirmesine neden olacağı, bunun yanı sıra tarım arazilerinin kirlenerek verimsizleşeceği ve insani yardımların dağıtımını aksatacağına dair uyarıda bulundu.