BDS, İsrail'in 'sözcüsü' olarak hizmet veren Arap kanallarının boykot edilmesini talep ediyor

Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar (BDS) Hareketi, adeta siyonistlerin sözcülüğüne yapan Arap kanallarının boykot edilmesi çağrısında bulundu.

BDS, İsrail'in 'sözcüsü' olarak hizmet veren Arap kanallarının boykot edilmesini talep ediyor

Hedef alınan kanallar arasında Suudi Arabistan'a ait Al Arabiya, MBC, Al Hadath kanalları, BAE'ye ait Sky News Arabia, yayın platformu Shahid ve Lübnan haber ağı MTV yer alıyor.

Hareket, bu kanalların “sadece Arapların İsrailli düşmanla normalleşmesini kutsamak ve yaymak için yönetilmediğini, aynı zamanda Arap bilincine yönelik sömürgeci savaşın silahlarının ve Arap bölgemizdeki halkların zihinlerini umutsuzlukla sömürgeleştirmeye yönelik ısrarlı ve çaresiz girişimlerin ayrılmaz bir parçası olduğunu” söylüyor.

BDS'nin paylaştığı deliller çoğunlukla bu kanalların yayınladığı ve İşgalci İsrail'in Gazze ve Lübnan'a yönelik savaşındaki söylemiyle örtüştüğünü söyledikleri haberlerden oluşuyor. Örneğin Hamas'ın hastaneleri askeri amaçlı kullandığı iddiası ve bazen de Siyonist İsrailli yetkililerle yapılan röportajlar.

Hareket, halka bu kanalları izlemekten veya abone olmaktan kaçınmaları, Arap gazeteci sendikalarına bu kanalları boykot etmeleri yönünde baskı yapmaları ve normalleşmeye karşı çıkmaları çağrısında bulundu.

Açıklama, kamuoyunda bu kanalların birçoğuna yönelik öfkenin arttığı bir dönemde geldi.

Bağdat'taki Iraklı protestocular, MBC'nin Hamas, Hizbullah ve silahlı Irak gruplarını "terörizm" ile ilişkilendiren bir raporunun ardından, MBC'nin şehirdeki ofislerini bastılar.

Irak düzenleyicileri daha sonra Suudi Arabistan'a ait kanalın lisansını askıya alarak, kanalın görevinin "ulusal değerleri ve kamu ahlakını ihlal edenleri caydırmak" olduğunu ve MBC'nin "şehitlere yönelik saldırılarında" kuralları ihlal ettiğini söyledi.

MTV davası

Bazıları, savaşla ilgili Lübnan'ın iç siyasetine odaklanan bir kanal olan MTV'nin programa dahil edilmesinin, yerel karmaşıklıkları ve nüansları göz ardı etmek anlamına gelebileceğini söyledi.

Hizbullah'ın İşgalci İsrail'e karşı savaşa dahil olması, 8 Ekim 2023'te Gazze Şeridi'yle dayanışma cephesi açma kararı almasından bu yana iç tartışmalara konu oluyor.

İşgalci İsrail'in geçen ay ülkeye yönelik geniş çaplı bir bombalama kampanyası başlatması ve haftalar önce de kara harekâtı düzenlemesiyle tartışmalar daha da yoğunlaştı.

MTV gibi Lübnan kanalları, Hizbullah'ın eylemlerini eleştirmeleri ve Lübnan'daki birçok kişi tarafından tehlikeli ve etik dışı olarak değerlendirilen makale ve raporlar nedeniyle ülke içinde ağır eleştirilere maruz kalıyor.

İşgalci İsrail'in Pazar günü hedef aldığı Hizbullah bağlantılı finans grubu El-Kard el-Hasan'a yönelik bombalama kampanyasının ardından incelemeler yoğunlaştı.

MTV, saldırıdan birkaç gün önce grupla ilgili raporlar yayınlamış ve İşgalci İsrail'in bir sonraki hedefinin bu grup olup olmayacağını merak etmişti.

Hizbullah'ın medya ilişkileri ofisi başkanı Muhammed Afif ise düzenlediği basın toplantısında medya kanallarına hitaben yaptığı konuşmada, "Medya özgürlüğü, cinayeti kışkırtmanıza veya cinayete ortak olmanıza izin vermez" dedi.

Kaynak: middleeasteye