'Batı Şeria baskınları 2. intifadadan bu yana en uzun baskındır'

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), siyonist işgalinin, "işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinden yaklaşık 40 bin Filistinli mülteciyi zorla yerinden ettiğini" bildirdi.

'Batı Şeria baskınları 2. intifadadan bu yana en uzun baskındır'

UNRWA, yaptığı açıklamada, Filistinli toplulukların Batı Şeria’nın kuzeyinde zorla yerinden edilmesinin alarm verici bir hızla arttığına dikkat çekti.

21 Ocak’ta işgal kuvvetleri tarafından başlatılan “Demir Duvar” saldırganlığının başlangıcından bu yana, birçok mülteci kampının neredeyse tamamen boşaltıldığını belirten UNRWA, yaklaşık üç haftadır devam eden bu saldırganlığın, ikinci intifadadan (2000-2005) bu yana Batı Şeria’daki en uzun süreli baskınlar haline geldiğine dikkat çekti.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Cenin Kampı'nda başlayan operasyon, Tulkarm, Nur Şems ve El Far’a mülteci kamplarına kadar yayılarak 40 bin Filistinli mültecinin yerinden edilmesine neden oldu. israil kuvvetleri, 2023’ün ortalarından itibaren işgal altındaki Batı Şeria’da büyük çaplı operasyonlar düzenlemeye başladı. O zamandan bu yana binlerce aile zorla yerinden edildi. Tekrarlanan ve yıkıcı operasyonlar, kuzeydeki mülteci kamplarını yaşanamaz hale getirerek sakinlerini sürekli bir yerinden edilme döngüsüne hapsetti. 2024 yılında yaşanan yerinden edilmelerin yüzde 60’ından fazlası, herhangi bir yargı kararı olmaksızın israil kuvvetleri operasyonları sonucunda gerçekleşti."

Batı Şeria’daki zorla yerinden edilmelerin, giderek daha tehlikeli ve zorlayıcı bir ortamın sonucu olduğuna işaret edilen açıklamada, işgal kuvvetlerinin hava saldırıları, zırhlı buldozerler, kontrollü patlamalar ve gelişmiş silahlar kullanmasının artık olağan hale geldiği belirtildi.

Açıklamada, "UNRWA, sivillerin ve sivil altyapının her zaman korunması gerektiğini ve toplu cezalandırmanın asla kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurgulamaktadır. Bugün Cenin Kampı boşaltılmış durumda ve ikinci intifadayı hatırlatan bir manzara ortaya çıkmaktadır. Aynı sahnenin diğer kamplarda da yaşanması muhtemeldir. 30 Ocak’ta yürürlüğe giren Knesset yasaları kapsamında UNRWA’nın artık israil makamlarıyla hiçbir teması bulunmamaktadır. Bu durum, Filistinli mültecilerin ve onlara hizmet eden UNRWA personelinin yaşamlarını ciddi şekilde riske atarak sivil acılar hakkında endişeleri dile getirmeyi ve acil insani yardım ulaştırılmasını imkansız hale getirmektedir." ifadelerine yer verildi.