'Uluslararası toplum Keşmir sorununun çözümüne odaklanmıyor'

Azad Cammu Keşmir Başkanı Serdar Mesud Han, "Uluslararası toplum, Keşmir'in güvenliğiyle daha fazla ilgilendi, Keşmir'de her gün gözler önüne serilen insan hakları krizi ve Keşmir halkının kendi kaderini tayin etme hakkına odaklanmadı." dedi.

'Uluslararası toplum Keşmir sorununun çözümüne odaklanmıyor'

Azad Cammu Keşmir Başkanı Serdar Mesud Han, Türkiye'deki temasları kapsamında Anadolu Ajansını ziyaret etti.

Azad Cammu Keşmir Başkanı Han, ziyaretin ardından, uluslararası toplumun, Keşmir sorununun çözümünde oynayacağı role ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Keşmir sorununun, 70 yıldan fazla bir süredir Pakistan ve Hindistan arasındaki askeri ve siyasi çatışmaların temel nedeni olduğunu belirten Han, uzun yıllardır bölge halkının karşı karşıya kaldığı zulüm ve baskının sona ermesi için hala bir çözümün ortaya konmadığını vurguladı.

Uluslararası toplumun sorunun çözümüne odaklanmadığını söyleyen Han, iki ülkenin nükleer güce sahip olması nedeniyle bölgenin güvenliğinden daha fazla endişe duyulduğunu ifade etti.

Keşmir mücadelesinin meşru olduğu görüşünü paylaşan Han, bu nedenle Keşmir halkının kendi kaderini tayin etme hakkı olduğunu ifade etti.

Han, Keşmir halkının son 71 yıldır çok büyük fedakarlıklarda bulunduğunu ve her koşulda özgürlüklerini ve kendi kaderlerini tayin hakkına sahip olacakları üzerine yemin ettiğini belirterek şunları söyledi:

"Keşmir halkına mesajım: Ümidinizi yitirmeyin. Uluslararası topluma mesajım ise şudur: Bu suçun gözlerinin önünde ve gözetiminiz altında devam etmesine izin vermeyin. Keşmir, her durumda özgürlüğünü kazanacaktır ancak uluslararası toplum, Cammu Keşmir ve Pakistan halkının acılarını hafifletme ve Keşmir sorununa adil bir çözüm bulunmasına yardımcı olma rolünü üstlenmeli."

Han, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 1948'de Keşmir'in geleceğinin halkoyuyla belirlenmesi kararı aldığını fakat Hindistan'ın bu sürecin işlemesine engel olduğunu söyleyerek buna karşılık Keşmir halkının sorunun çözümü için hazır olduğunu belirtti.

'Keşmir sorunun çözülmemesi uluslararası toplum için tehdit'

Hindistan'ın, Keşmir sorununu "Pakistan ile Hindistan arasındaki ikili bir mesele" olarak lanse etmeye çalıştığını belirten Han, gerçekte bunun "uluslararası bir mesele" olduğu değerlendirmesinde bulundu.

Han, bu nedenle uluslararası toplumun Keşmir sorununun kökenine ve Keşmir halkının maruz kaldığı insan hakları ihlallerine odaklanması gerektiğini vurgulayarak aksi taktirde bu meselenin uluslararası güvenlik ve barış için ciddi tehdit olacağını belirtti.

Pakistan ve Hindistan'ın nükleer güce sahip iki ülke olduğunu ve Keşmir sorunu çözülmediği takdirde savaş riskinin devam ettiğini vurgulayan Han, bunun sonuçlarının sadece iki ülke için değil, tüm bölge ve dünya için tehlikeli olacağı yorumunda bulundu.

Han, "Pakistan ve Hindistan arasında bu (nükleer) bombalar kullanılırsa, 2,5 milyar insanı etkileyecek büyük radyasyon oluşabilir. 20 milyon insan ölebilir. Avrupa, Asya-Pasifik, Kuzey Amerika, Körfez bölgesi ve Orta Asya dahil dünyanın birçok yerine mülteci ve ekonomik göçmen akışı olabilir." ifadelerini kullandı.

Başkan Han, bu nedenle uluslararası toplumun olası bir savaşı önleme sorumluluğu olduğunu belirtti.

'BM'nin yapısı demokratikleştirilmeli'

Konuşmasında, BMGK'nin yapısına ilişkin de eleştirilerde bulunan Han, Konsey'in daimi bazı üyelerinin Hindistan ile iyi ilişkilere sahip olması nedeniyle bu ülkenin çıkarlarını koruduğunu ve bu yüzden Keşmir sorununun çözümünde bir adım atmadığını söyledi. Han, BM'nin yapısında reforma ihtiyaç olduğunu ve daha demokratik şekle dönüştürülmesi gerektiğinin altını çizdi.

Öte yandan Han, Keşmir sorununun çözümüne ilişkin Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sergilediği tutumdan ötürü memnuniyet duyduklarını dile getirerek Erdoğan'ın, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yaptığı görüşmede, Keşmir halkının taleplerini ve Keşmir sorununun çözümüne duyulan ihtiyacı aktardığını belirtti.

AA