Myanmar seçimlerinde Arakanlı Müslümanlar yine yok sayıldı
Myanmar’da 2021 darbesinin ardından ilk kez yapılan genel seçimler, çatışmalar ve meşruiyet tartışmaları eşliğinde başladı. Uzmanlar, seçimlerin Arakanlı Müslümanların sorunlarına çözüm getirmeyeceğini ve ülkede kayda değer bir değişim yaratmayacağını belirtiyor.
Myanmar'da 2021'deki askeri darbenin ardından siyasi gerilim ve birçok bölgede ordu ile isyancılar arasında çatışmaların gölgesinde bugün genel seçimler düzenlenmeye başladı.
Myanmar'da darbeden sonra ilk kez yapılan ve 25 Ocak'a kadar sürecek genel seçimlerde halk, iki kanatlı parlamentoda bazı koltukların sahiplerini belirlemek için oy kullanacak.
Kayıtlı seçmen sayısının açıklanmadığı ülkede 65 seçim bölgesinde sandıklar kurulmayacak.
Myanmar'da toplam 330 seçim bölgesinden askeri yönetimin kontrolündeki 265'inde üç aşamada yapılacak genel seçimlerde, Alt Meclis'te (Pyithu Hluttaw) her bölgeye 1 olmak üzere 330; Üst Meclis'te (Amyotha Hluttaw) ise her eyalete 12 olmak üzere 168 koltuğun sahipleri belli olacak.
Seçimler Arakanlı Müslümanlar için bir çözüm sunmuyor
Seçimlerin, Arakanlı Müslümanlar için bir çözüm sunmadığına değinen Güneydoğu Asya Yenilik Güçlerinin (FORSEA) kurucu ortağı Maung Zarni, askeri yönetimin, ülkedeki sivil demokratların ve silahlı grupların, Müslüman karşıtı ve ırkçı olduğunu söyledi.
Zarni, "İktidarı elde etmek için rekabet eden üç büyük grup var. Myanmar ordusu, silahlı direniş örgütleri ve çoğunluğu sivil demokratlar olan eski muhalifler. İktidarı ele geçirmek için birbirleriyle savaşıyorlar ama İslamofobi konusunda birleşmiş durumdalar." dedi.
FORSEA'da görevli uzman Sai Tun Aung da yönetimin "meşruiyet sorununa çözüm getirmek için" Arakanlı Müslümanlar sorununu çözmeye çalışacağını vurgularken, ülkeye geri dönüşleri konusunun ise oldukça belirsiz olduğunun altını çizdi.
Seçimlerden sonra ülke koşullarında kayda değer bir iyileşme görüleceğini düşünmediğini belirten Arakan Rohingya Ulusal Konseyi (ARNC) Eş Başkanı Nay San Lwin, "Önemli bir değişiklik olacağını sanmıyorum. Belki köprü ve demiryolları inşa ettiklerini göstereceklerdir." diye konuştu.
Lwin, askeri yönetimin isyancı örgütlerle işbirliği veya ateşkes yapmayacağını kaydederek, bu grupların teslim olmaması halinde yönetim tarafından adım atılmayacağı öngörüsünde bulundu.



