'Müslüman olmadan önce yalnız ve mutsuzdum'

Her geçen gün dünyanın dört bir yanından farklı ve hepsi de kendine özgü ihtida hikayeleri duyuyoruz. Şüphesiz, Müslüman bir ülkede doğup büyüyen bizler bütün ihtida hikayelerini, hayretle ve ibretle karşılıyoruz. Özellikle modernitenin başkenti sayılan Fransa’dan Roger Garaudy, Rene Guenon gibi mühtedi düşünürleri okudukça derin bir tefekküre dalıyoruz.

Fakat bugün sizlerle paylaşacağımız hidayete eriş hikayesi daha sıradışı bir hikaye. Yıllarca hayatın anlamını sorgulayan ve kendine yaptığı yolcuğun sonunda İslamla şereflenen Fransa’nın ilk kadın rapçi Diam’s in hikayesi.

Gerçek adı Mélanie Georgiades olan Fransız sanatçı, rum bir babanın ve Fransız bir annenin kızı. 1980 yılında dünyaya gelmiş ve çok küçük yaşlarda şarkı sözleri yazmaya başlamış. 1999 yılında, BMG müzik şirketiyle anlaşma imzalayan Diam’s kısa sürede büyük bir şöhrete kavuşuyor. Albümleri 4 milyonun üzerinde satış yapan ve milyonlarca hayranı olan sanatçı, modern insanın istediği her şeye sahip olmuş. 2007 yılına kadar çok sayıda ödül kazanan Diam’s, yaşadığı hayatın kendisini mutlu etmediğini farkediyor. Ağır bir depresyon dönemi geçiren sanatçı arayış içinde olduğu yılları şu sözlerle anlatıyor;

“Para, başarı ve güç, bunların hiçbiri beni mutlu etmedi. Mutluluğu arıyordum, yalnız ve mutsuzdum. Dünya’ya neden geldiğimi merak ediyordum. Biliyordum ki ünlü veya zengin olmak için gelmemiştim, çünkü bunların hepsine sahiptim ve bunlar beni mutlu etmemişti. Böylece sorularıma cevap aramaya başladım.”

Hidayetin İlk Tohumları

Sorularına cevap aradıkça müzik kariyerinin ellerinden kayıp gittiğine şahit oluyor ünlü sanatçı. Kariyerinin zirvesinde olduğu 2008 yılında, Müslüman bir arkadaşını ziyaret etmesiyle hayatı değişiyor. Ziyareti sırasında kendisinden akşam namazını kılmak için müsaade isteyen arkadaşı Sousou, sanatçının içine düştüğü karanlığa bir çıkış kapısı araladığını asla tahmin edemezdi sanırım.

Nasıl namaz kılınması gerektiğini bilmese de arkadaşını taklit ederek ilk namazını kılıyor Georgiades ve hidayetin ilk tohumları atılmış oluyor.

“Namaz kılıp, secde ettiğim zaman Allah’la aramda olan rabıtayı hissettim.”

Georgiades arkadaşına yaptığı bu ziyaretten sonra bir Kuran-ı Kerim alıp okumaya başlıyor.

“Okuduğum kitap vahiydi ve okudukça Allah’ın varolduğuna daha samimi bir şekilde inandım. O zamana kadar tek bir tanrıya inanıyordum. Fakat mutsuz olmaktan başka ne olduğum hakkında bir fikrim yoktu.”

Georgiades, kasım 2008’de Müslüman oldu ve bir anda gözlerden kayboldu. 2009 yılında Fransa’da bir camiden çıkarken, tesettürlü haliyle görüntülenene kadar da basına herhangi bir açıklamada bulunmamış.

Fotoğrafının yayınlanmasının ardından Fransız halkı büyük bir şok geçirmiş. Bu sırada Fransa’dan ve diğer ülkelerden Arap asıllı bazı gazeteciler tarafından, tesettürlü olması nedeniyle “extremist” olmakla suçlanmış.

Fransa’nın burka yasağıyla çalkalandığı yıllarda, Georgiades’in katıldığı televizyon programından bir kare;

“Müslüman olmadan önce, Allah’la konuşmam gerektiğini farketmemiştim. Şimdi ise hayatımda iyi şeylerde kötü şeylerde olsa, Allah’ın beni dinlediğini ve dualarıma cevap verdiğini biliyorum.”

Sahneden Hacca Yolculuk

Hacca giden Georgiades; “Bu benim 2. Haccım olacak. Hacca ilk geldiğim zaman yeni Müslüman olmuştum ve İslamı çok iyi bilmiyordum. İlk haccımın üzerinden uzun bir zaman geçti ve bende İslam ve sünnet ile ilgili pek çok şey öğrendim. Bu sefer, maneviyatı daha yüksek bir deneyim olacak inşallah”

Georgiades, kendisi gibi önceden rapçi olan Tunus asıllı bir Müslümanla evli ve bir çocuk annesi. Çoktandır mücadelesini verdiği, mutlu bir hayatı var.