Küba, ABD ablukasının ekonomik zararlarını kınadı

Küba, ABD'nin 60 yıldır uyguladığı ticaret ambargosunun Mart 2023 ile Şubat 2024 arasında 5 milyar dolardan fazla ekonomik kayba yol açtığını duyurdu.

Küba, ABD ablukasının ekonomik zararlarını kınadı

"ABD'nin Küba'ya uyguladığı ekonomik, ticari ve mali ablukanın sona erdirilmesi gerekiyor" başlıklı raporda, ABD yaptırımlarının ada ekonomisine verdiği son zararlar ortaya konuldu.

Küba, her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) ABD'nin adaya yönelik uluslararası ticareti engellemesi nedeniyle abluka olarak adlandırdığı ambargosunun sona erdirilmesini talep eden bir karar tasarısı üzerinde oylama yapılması öncesinde bu raporu yayınlıyor.

BM Genel Kurulu bu yıl taslak karar üzerinde 32. kez oylama yapacak ve oylamanın ekim ayı sonlarında yapılması planlanıyor.

Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez, rapordaki rakamları aktararak, ablukanın 1 Mart 2023'ten bu yıl 29 Şubat'a kadar geçen sürede 5,056 milyar dolarlık kayba yol açtığını, bunun bir önceki yıla göre yaklaşık 200 milyon dolarlık bir artış olduğunu söyledi.

Rodriguez, basın toplantısında gazetecilere yaptığı açıklamada, "Mevcut fiyatlarla, bu altı yıl boyunca ablukanın birikmiş hasarları, 164.141 milyar dolarlık astronomik rakama sahiptir." dedi.

Rodriguez, Washington'un Küba'ya karşı "uluslararası belgelerle belirlenen teknik terimlerle" ekonomik savaş yürüttüğünü ve adanın ekonomisini fiili olarak "savaş ekonomisi" haline getirdiğini söyledi.

Küba'nın GSYİH'sinde 2020'de yüzde 11'lik sert bir düşüş yaşanırken, 2021'de yüzde 1,3'lük, 2022'de ise yüzde 2'lik büyümeyle hafif bir toparlanma yaşandı. Ancak 2023'te yüzde 2 daralma yaşandı.

Rodriguez, abluka olmasaydı 2023'te GSYH'nin yaklaşık yüzde 8 oranında artabileceğini söyledi.

Ablukanın, Küba halkının yoğun talep gösterdiği sağlık, eğitim, ulaşım ve inşaat gibi kamu hizmetleri de dahil olmak üzere ekonominin temel sektörlerini etkilediğini sözlerine ekleyen Rodriguez, "Ülkemize yönelik ablukanın sonuçları, halkın günlük yaşamının birçok alanında karşılaştığı eksikliklerde daha önce hiç olmadığı kadar açık bir şekilde görülmektedir." dedi.

Rodriguez'e göre, dönemin Dışişleri Bakan Yardımcısı Lester Mallory tarafından hazırlanan ve ABD yaptırımlarını içeren 1960 tarihli muhtıra, Küba'yı açlık ve kıtlık yoluyla teslim olmaya zorlamayı amaçlıyordu.

Rodriguez, "Ablukanın etkisi sokaklarda, kasabalarda, şehirlerde, ülkemizin her yerinde görülüyor" diye ekledi.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, halefi Joe Biden döneminde de yürürlükte olan 243 yeni yaptırımla ekonomik baskıyı artırdı.

Rodriguez, "Bu, tarihte herhangi bir ülkeye karşı uygulanan en geniş, en kapsamlı, en eksiksiz ve en uzun süreli yaptırım sistemidir, tek taraflı zorlayıcı ekonomik önlemlerdir." değerlendirmesinde bulundu.

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın tek taraflı olarak hazırladığı ve Havana'nın uluslararası ekonomik ilişkilerine büyük zarar veren Teröre Destek Veren Devletler listesine alınmasının Küba'ya verdiği zararı vurgulayan Rodriguez, ABD'nin Küba'ya yönelik dış politikasının uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtti.

1992'den beri, BM Genel Kurulu Küba'nın ablukayı kaldırma yönünde sunduğu karar lehine ezici bir çoğunlukla oy kullandı. Geçtiğimiz yıl, taslak karar 187 ülke tarafından onaylandı ve yalnızca ABD ve İsrail karşı çıktı, Ukrayna çekimser kaldı.

Ticaret ambargosu, Küba Devrimi'nin Fulgencio Batista diktatörlüğünü devirmesinden sadece üç yıl sonra, Şubat 1962'de dönemin ABD Başkanı John F. Kennedy tarafından kararlaştırıldı.