İsrail, Gazze'de 2 günde 183 Filistinli çocuğu katletti
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, işgalci İsrail ordusunun ateşkesi bozarak, 18 Mart gecesi başlattığı saldırılarda 183 çocuğun hayatını kaybettiğini açıkladı.

Bakanlığın paylaştığı infografikte, İsrail'in iki gündür Gazze'de sürdürdüğü saldırılarında hayatını kaybedenlerin neredeyse yüzde 42'sinin çocuklardan oluştuğu aktarıldı.
İşgalci İsrail'in 18 Mart'ın ilk saatlerinde başlattığı saldırılarında yaşamını yitirenler 436 kişinin 183'ünün çocuklardan, 94'ünün kadınlardan ve 34'ünün yaşlılardan oluştuğu belirtildi.
Gazze'de 125 yetişkin erkeğin de İsrail saldırılarında şehid olduğu kaydedildi.
İşgalci İsrail saldırılarında 678 kişinin yaralandığı, bunlardan 224'ünün çocuk ve 169'unun da kadın olduğu paylaşıldı.
Ateşkesi bozan işgalci İsrail ordusu Gazze'ye şiddetli saldırılarını sürdürüyor
Filistin Kızılayı, işgal ordusuna ait bir insansız hava aracının Han Yunus’un güneybatısındaki Mevasi bölgesinde yerinden edilmiş kişilerin kaldığı bir çadırı hedef alması sonucu iki kişinin hayatını kaybettiğini, 5 kişinin ise yaralandığını bildirdi.
Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, İsrail'in Han Yunus kentinin doğusunda ve batısındaki yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı çadırları hedef aldığı saldırılarda, aralarında bir anne ile kız çocuğunun da bulunduğu 13 kişi yaşamını yitirdi.
Görgü tanıkları da İsrail ordusunun Han Yunus'ta en az 4 çadırı bombaladığını, ölenlerin yanı sıra yaralıların da bulunduğunu ifade etti.
İsrail ordusunun Refah kentinin batısında Filistinlilere ait bir çadırı bombaladığı, saldırıda 2 çocuğunu hayatını kaybettiğini aktarıldı.
Gazze kentinin güneyindeki Sabra Mahallesi'nde "Hattab" ailesinin evine düzenlenen saldırıda 4 Filistinlinin şehid olduğu, çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi.
İşgalci İsrail ordusu gece boyunca Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerini topçu saldırısı düzenledi. İsrail özellikle Gazze kentinin güneydoğusundaki bölgelere yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı. Ayrıca, helikopterlerden orta kesimde yer alan Bureyc Mülteci Kampı'nın kuzeydoğusundaki yerleşim bölgelerine ateş açıldı.
İşgalci İsrail'in Gazze şehrindeki Göz Hastanesi yakınlarında sivilleri ve Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampında yerinden edilmiş Filistinlilerin çadırını bombalaması sonucu da hayatını kaybedenler ve yaralananlar oldu.
İsrail'e ait bir İHA'nın, Han Yunus'taki balıkçı limanında bulunan balıkçı teknelerini bombalaması sonucu ise bazı tekneler yandı.
Sağlık yetkilileri de İsrail'e ait bir İHA'nın Han Yunus'un doğusundaki Beni Süheyla kavşağını füze ile hedef alması sonucu bazı Filistinlilerin yaralandığını bildirdi.
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Gazze Şehri'ne düzenlediği hava saldırısında yaralanan çok sayıda kişi Arap Baptist Hastanesi'ne getirildi.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Bureyc Mülteci Kampı'nda bir binaya İHA ile saldırı düzenleyen İsrail ordusu, Beyt Hanun'un doğusundaki bazı bölgeleri de topçu ateşiyle hedef aldı, saldırılarda ilk belirlemelere göre ölen ve yaralanan olmadı.
İşgalci İsrail'in dünden bu yana düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı 436'ya yükseldi
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail'in dün sabah saatlerinde ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne başlattığı saldırılardaki can kaybı ve yaralılara ilişkin bilgi verdi.
İsrail'in dünden bu yana düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının 436'ya, yaralıların sayısının 678'e yükseldiği aktarıldı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bugüne kadar düzenlediği saldırılarda yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 49 bin 547'ye, yaralıların sayısı ise 112 bin 719'a ulaştı.
Sağlık Bakanlığı dünkü açıklamasında, İsrail'in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne başlattığı saldırılarda 404 kişinin hayatını kaybettiğini, 562 kişinin yaralandığını bildirmişti.
İsrail ordusunun Gazze'de bir aracı bombalaması sonucu 5 Filistinli şehid oldu
İsrail ordusunun Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde bir aracı hedef aldığı saldırıda 5 kişi hayatını kaybetti.
Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusu Refah kentinin kuzeyindeki Misbah bölgesinde yer alan Şehitler Caddesi'nde bir aracı bombaladı.
İsrail saldırısında 5 Filistinli yaşamını yitirdi.
Ayrıca İsrail savaş uçağı Gazze kentinin doğusunda yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı et-Tuffah Spor Kulübü'nün kapısını 2 füzeyle hedef aldı.
Saldırıda can kaybı veya yaralanma bildirilmedi.
Saldırılarda BM kurumlarında çalışan 1 kişi hayatını kaybetti, 5'i yaralandı
Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan BM'ye ait bir merkezi bombaladığı belirtildi.
Saldırıda BM kurumlarında çalışan bir yabancı çalışanın öldüğü, 5'inin ağır yaralandığı aktarılan açıklamada, ölü ve yaralıların Aksa Şehitleri Hastanesine nakledildiği kaydedildi.
Bakanlık, yabancı personelin durumu veya uyrukları hakkında ayrıntı vermezken, BM'den konuya ilişkin henüz açıklama yapılmadı.
Ayrıca hedef alınan yabancı çalışanların, Birleşmiş Milletler Mayın Eylem Servisi (UNMAS) personeli olduğu aktarıldı.
Sosyal medyada da BM çalışanlarından bazılarına ilk yardım yapılırken çekilen fotoğraflar paylaşıldı.
İşgalci İsrail ordusu inkar etti
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ndeki Deyr Belah'ta bir BM yerleşkesini vurduğunu inkar etti.
Ordudan yapılan açıklamada, BM yerleşkesinin vurulmadığı ve haberlerin gerçeği yansıtmadığı iddia edildi.
Gazze'deki hükümet: İsrail, BM ekiplerini hedef alarak korkunç bir suç işledi
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi'nden yapılan açıklamada, "İşgalci İsrail, Gazze Şeridi'nde BM ekiplerini hedef alıp 1 yabancı çalışanın hayatını kaybetmesine, 5'inin ağır yaralanmasına yol açarak korkunç bir suç işledi. Bu suç, işgalcilerin insanlığa karşı ihlaller ve suçlarla dolu siciline ekleniyor." ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, bu saldırının "İsrail'in insani çalışmaları hedef alma ve abluka altındaki Gazze'deki yardım çabalarını engelleme konusundaki ısrarını yansıttığı" belirtildi.
İsrail’in bu kurumları kasıtlı olarak hedef aldığına dikkat çekilen açıklamada, bunun "süregelen saldırılar nedeniyle felaket durumlarla karşı karşıya kalan Filistinlilere yardım etme görevlerini yerine getirmelerini engelleme amacı taşıdığı" vurgulandı.
İsrail'in, BM çatısı altında çalışan insani yardım ekiplerini hedef almaya devam etmesinin "uluslararası topluma bir meydan okuma" olarak değerlendirildiği açıklamada, bunun dünyayı uluslararası hukuku koruma ve savaş suçlarını önleme konusundaki ciddiyetini sınayan gerçek bir teste tabi tuttuğu kaydedildi.
Açıklamada, Gazze'deki insani yardım ekiplerini hedef almasından tamamen İsrail'in sorumlu olduğu belirtilerek, bunun "uluslararası insani yardım çalışanlarını koruyan Cenevre Sözleşmeleri'nin açık bir ihlali" olduğu ifade edildi.
BM'ye "işgalcileri sorumlu tutmak ve siviller ile insani yardım çalışanlarına yönelik saldırılarını durdurmak için acilen harekete geçme" çağrısı yapılan açıklamada, bu suçun soruşturulması için "derhal uluslararası bir soruşturma başlatılması" talep edildi.
İşgalci İsrail ordusunun Nablus’taki baskın ve saldırılarında 1 Filistinli yaşamını yitirdi
Filistin resmi ajansı WAFA’nın güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Ayn Mülteci Kampı’na "sızan" İsrail güçlerinin bir araca ateş açması sonucu Filistinli Adil Katuni hayatını kaybetti.
Baskın sırasında kampta yaşanan çatışma sonucu yaralanan 3 Filistinli gözaltına alındı.
Çatılara keskin nişancıları yerleştiren İsrail askerleri, kamptaki bazı evlere düzenlediği baskınlarda çok sayıda kişiyi gözaltına aldı.
İsrail güçlerinin, Nablus’un doğusundaki Balata ve Eski ile Yeni Asker mülteci kamplarında baskın düzenlediği ve evleri tahrip ettiği belirtildi. Baskınlarda 4 kişinin gözaltına alındığı kaydedildi.
İsrail ordusu, Ayn Mülteci Kampı içinde ve Asker ile Balata kamplarının çevresinde konuşlanmaya devam ediyor.
İşgalci İsrail ordusu Nablus'taki Ayn Mülteci Kampı’nda boşalttığı bazı evleri "karargaha çevirdi"
Nablus Valisi Gassan Daglas AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun sabahın erken saatlerinden beri kampta baskın yaptığını belirtti.
İsrail güçlerinin saldırısı sonucu bir Filistinli gencin hayatını kaybettiğini, çok sayıda kişinin yaralandığı aktaran Daglas, İsrail’in cenazeyi alıkoyduğunu ifade etti.
Daglas, İsrail ordusunun bazı Filistinlilerin evlerine el koyarak bunları karargahlara çevirdiğini, bu nedenle çok sayıda ailenin başka evlere sığınmak zorunda kaldığını söyledi.
İsrail güçlerinin kampı dört bir yandan kuşattığını aktaran Nablus Valisi, askerlerin kentin ana girişinde trafik akışını engellediğini ve kamp çevresine askeri takviyeler gönderdiğini kaydetti.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi: İsrail'in Gazze'deki katliamlarından ABD yönetimi sorumlu
FHKC'den yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nde çocuk, kadın ve yaşlılara yönelik işlediği soykırım suçları katlanarak artarken, ABD'nin başını çektiği küresel güçlerin, ister silahla ister siyasi kılıfla olsun bu suçları desteklemeyi sürdürdüğü belirtildi.
Artık sessizliğe ve suç ortaklığına son verilmesi talep edilen açıklamada, Filistin halkına yönelik soykırım devam ederken dünyanın buna seyirci kaldığı ve suçlara ortak olduğu bildirildi.
Açıklamada, "Bu katliamların tüm sorumluluğu savaş suçlusu Donald Trump liderliğindeki ABD yönetimine aittir. Utanmadan öldürme ve yıkıma aktif olarak katıldığını ilan ederek, insanlığa karşı işlenen bu suçların birincil ortağı haline gelmektedir." ifadelerine yer verildi.
ABD ve Avrupa'daki üniversite öğrencilerine, sendikalara ve topluluklara derhal sokaklara çıkıp İsrail'i destekleyen karar alma merkezleri olan Beyaz Saray'ı ve Pentagon'u kuşatmaları ve "katillere" dünyanın bu suçlar karşısında sessiz kalmayacağı mesajını net bir şekilde iletmeleri çağrısında bulunulan açıklamada, adaletsizliği ve soykırımı reddeden her özgür ve onurlu insanın, suç ortağı hükümetler üzerindeki halk baskısını artırmaktan sorumlu olduğu kaydedildi.
Açıklamada ayrıca, "Arap ve İslam halklarını derhal harekete geçmeye ve Siyonist katliam makinesine karşı Gazze'yi yalnız bırakmamaya çağırıyoruz. Çünkü daha fazla sessizliğe ve eylemsizliğe yer yok. Bugün Gazze'ye destek olmak milli ve manevi bir görevdir, onu terk etmek ise şehitlerin, yaralıların ve işkence görenlerin kanına ihanettir." değerlendirmesinde bulunuldu.
Halkların, gösterilerden oturma eylemlerine, sivil itaatsizlikten Siyonist oluşuma ve destekçilerine karşı kapsamlı bir boykota kadar her türlü yola başvurması gerektiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Gazze ve direnişi, işgalcilerin ve müttefiklerinin onu ortadan kaldırmaya yönelik tüm girişimlerine rağmen kırılmayacak. Direniş devam edecek, Filistin halkı teslim olmayacak ve Netanyahu ve faşist hükümeti, tıpkı tarih boyunca tüm tiranlar ve suçluların yok olduğu gibi yok olacak."
İşgalci İsrail'in vurduğu okulda hayatta kalan Filistinliler kan gölü ve parçalanmış cesetlere tanık oldu
İşgalci İsrail ordusu 18 Mart'ta sahur vaktinde onlarca savaş uçağıyla ansızın Gazze'ye saldırılara yeniden başladı. Bombardımanda çoğu çocuk ve kadın yüzlerce kişi hayatını kaybetti, bir o kadarı da yaralandı. Gazzeliler, yaklaşık 2 ay aradan sonra şiddetli saldırıları yeniden yaşadı.
Bombardımanın hedeflerinden biri de kuzeydeki Gazze kentinde bulunan ve daha önce de 2 kez vurulan Et-Tabiin Okulu oldu. 10 Ağustos 2024'teki saldırıda 100'ü aşkın, 27 Kasım'daki saldırıda da 12 kişinin şehid olduğu okulda son olarak da en az 30 kişi hayatını kaybetti.
Manzara korkunçtu
Saldırının tanıkları korkunç manzarayı gördüklerini ve dehşete düştüklerini anlattı. Tanıklardan küçük çocuk Ahmed Abdulkadir el-Besumi, okulun dördüncü katını hedef alan saldırının şokunu halen üzerinden atamadığını ifade etti:
"Ceset parçaları ve kan her yerdeydi. Manzara çok korkunçtu. Bir bedenin yarısını yerde gördüğümde bir ürperti duydum. Manzara dayanılacak gibi değildi." diyen Besumi, söz konusu okulun daha önce de bombalandığını, ilk saldırıda babasını ve akrabalarından bazılarını kaybettiğini söyledi.
Birlikte vakit geçirdikleri insanları kaybettiler
Ummu Afife'nin ise sahur vakti gelen saldırıdan duyduğu korku gözlerinden okunuyordu. İnsanların uyurken ya da sahur yaparken saldırıya yakalandığını aktaran Afife, "Bombalama anında anlatması güç hisler içindeydik. Cesetler okulun bahçesine dağılmıştı. Aylardır birlikte olduğumuz insanları kaybettik." ifadelerini kullandı.
İsrail'in her zaman saldırabildiğini dile getiren Afife, "İsrail verdiği sözleri tutmaz ve yaptığı anlaşmaları bozar. Ondan böyle bir saldırı bekliyorduk." diye konuştu.
İsrail'in hedefinin siviller ve özellikle de çocuklar olduğunun artık anlaşıldığını vurgulayan Ummu Afife, "Artık yeni bir savaş yeni bir yıkım ve yeni kayıplar istemiyoruz." şeklinde konuştu.