“Haçlı Seferi” Londra sokaklarında: Polis izledi, Müslümanlar hedef alındı

Londra’daki bir grup avukat, Müslümanlara karşı “haçlı seferi” olarak sunulan İslam karşıtı UKIP protestosunun engellenmemesi nedeniyle Metropolitan Polisi’ne (Met) karşı hukuki süreç başlattı.

Avukatlar ve insan hakları savunucularından oluşan Legal Action for Peace (LAfP) adlı kuruluş, Metropolitan Polis Komiseri’ne bir ön bildirim (pre-action protocol) mektubu göndererek, UKIP’in düzenlediği ve “Whitechapel’i İslamcılardan geri alma haçlı seferi” olarak lanse edilen protestoya izin verilmesini hukuken sorguladı.

Avukatlar, protestonun Whitechapel dışına yönlendirilmiş olmasına rağmen tamamen yasaklanmamasının, polisin Britanyalı Müslüman toplumu nefret söylemi ve şiddete teşvikten koruma yönündeki yasal yükümlülüklerini ihlal ettiği anlamına geldiğini savundu.

Aşırı sağcı ve İslam karşıtı kimliğiyle bilinen Nick Tenconi liderliğindeki UKIP’in protestosuna izin verilmesinin, toplumsal güvenliği tehlikeye attığı belirtildi.

“Nefrete ve Şiddete Kapı Aralandı”

İmran Khan & Partners hukuk bürosu tarafından yapılan açıklamada, Metropolitan Polis Teşkilatı’na yargısal denetim (judicial review) süreci başlatılabileceğinin resmen bildirildiği ifade edildi. Açıklamada, LAfP adına hareket edildiği ve kuruluşun Müslüman avukatlar ile insan hakları savunucularından oluştuğu vurgulandı.

Hukuk bürosu, protestoya izin verilmesinin 1998 İnsan Hakları Yasası kapsamında ciddi sorunlar barındırdığını belirterek, yetkililerin ayrımcılığı önleme ve toplulukları nefret söylemi ile yıldırmadan koruma yükümlülüğü bulunduğunu hatırlattı.

LAfP Hukuk Direktörü Ayesha Khan, şu ifadeleri kullandı: “İfade özgürlüğü, şiddeti kışkırtma özgürlüğünü kapsamaz. Met Polisi, 25 Ekim’de UKIP’in protestosunu durdurmak yerine sadece güzergâhını değiştirerek nefrete yeşil ışık yaktı ve Londralıların güvenliğini sağlama konusundaki temel görevini yerine getirmedi. Hukukun üstünlüğü herkes için eşit uygulanmalıdır. Hukuk sınırlarını aşan nefret söylemi, ifade özgürlüğü değildir.”

Bağış Kampanyası ve Artan İslamofobi

LAfP ayrıca, yargısal denetim sürecinin masraflarını karşılamak amacıyla CrowdJustice platformu üzerinden 30 bin sterlin hedefli bir bağış kampanyası başlattı. Kuruluş, polisin protestoyu tamamen yasaklamamasının Müslüman toplumu hedefli nefret söylemine açık bıraktığını ve temel hukuki sorumlulukların ihlal edildiğini savundu.

Bu hukuki girişimin, İslam karşıtı saldırı ve nefret vakalarında belgelenmiş artışın yaşandığı bir dönemde başlatıldığına dikkat çekildi.

LAfP, açtığı davayla kamu otoritelerinin, toplumsal uyumu zedeleyen ve azınlıkların güvenliğini ile onurunu tehdit eden kararlar nedeniyle hesap vermesini sağlamayı hedeflediğini açıkladı.