Uzmanlara göre; Hamas yeni savaşçılar ile gücünü kaybetmiyor
Uzmanlara göre, Hamas'ın işgalci İsrail saldırılarında yaşadığı kayıplara rağmen yeni savaşçılar toplayabildiğini, yeni lider Yahya Sinvar'ın silahlı çatışmaya ve bölgenin geleceğini şekillendirme iddiasını da üstlenmeye devam edecek.
Uzmanlar, geçen yıl 7 Ekim'de işgalci İsrail'e saldırı düzenleyen Hamas'ın Gazze Şeridi'nde mücadeleye devam etmek için yeniden canlandığını belirtiyor.
Gazze'yi kontrol eden grup, daha fazla savaşçı toplamanın yanı sıra, bölgenin geleceğini şekillendirme iddiasını da üstlenmeye devam edecek.
Euronews'e konuşan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nden (ECFR) siyasi analist Hugh Lovatt, "Örneğin Hamas'ın 6.000 savaşçısını kaybettiği söyleniyor, ancak yedeklerinden yaklaşık 6.000 üyeyi işe alıyor, daha doğrusu harekete geçiriyor gibi görünüyor," dedi.
Lovatt, "Kesinlikle ilk grup kadar iyi eğitimli olmayacaklar, ancak yine de silah kullanma ve İsrail tanklarına roketatar fırlatma becerisine sahipler," diye ekledi.
Hamas, bir yıl önce İsrail'de 1.200 kişiyi öldürüp 250 kişiyi rehin alarak Gazze Şeridi'nde büyük bir başarı elde etmişti.
Siyonist İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, saldırının birinci yıl dönümü nedeniyle Pazartesi günü askerlere gönderdiği mektupta, İsrail ordusunun "Hamas'ın askeri kanadını mağlup ettiğini" ve savaşa devam ettiğini söyledi.
Ancak Euronews'in görüştüğü analistler, Hamas'ın yenilmediğinin, aksine savaşçı toplama ve yer altı altyapısını iyileştirme konusunda hâlâ kendini yenileme kapasitesine sahip olduğunu belirtiyor.
Crisis Group'tan siyasi analist Joost Hiltermann, "Aslında, çok sayıda yetim olduğu ve Hamas'ın önceki İsrail saldırılarında yetimleri işe aldığı için aslında yenilenmenin çok kolay olduğunu düşünüyorum," dedi.
Lovatt, "Hamas'ın hasarlı tünellerden bazılarını onarmak için çalıştığını rahatlıkla söyleyebiliriz," dedi.
Yeni Hamas liderliği
Öte yandan Hamas'ın siyasi lideri İsmail Haniye'nin 31 Temmuz'da İran'ı ziyareti sırasında şehid edilmesi, harekete büyük bir darbe olarak görülebilirdi.
Katar'a sürgün edilen Haniye, müzakerelerde pragmatik ve nispeten ılımlı görülüyordu. Ancak 7 Ekim saldırısının planlayıcısı olan yeni lider Yahya Sinvar'ın, ne pahasına olursa olsun silahlı mücadeleyi sürdürmek isteyen sert bir kişi olduğu anlaşılıyor.
Hiltermann, "Kararlar, Şura Konseyi'nde fikir birliğiyle alınıyor. Elbette, 7 Ekim'de yaşananlar ve Hamas içinde ve belki de Hamas dışında güçlü bir lider olarak görülmesi nedeniyle Sinvar'ın her zaman güçlü bir sesi olacak," dedi.
"Ve İsraillileri rehin tuttuğu için bu ona güçlü bir koz veriyor," diye ekledi.
Reuters haber ajansının altı siyasi kaynağa dayandırdığı bir rapora göre Sinvar, 7 Ekim saldırılarından hiçbir pişmanlık duymuyor ve bir Filistin devleti yaratmanın yalnızca "silahlı yollarla" mümkün olduğuna inanıyor.
1991-1995 yılları arasında Aşkelon'da Sinvar'la birlikte hapsedilen eski Lübnanlı komünist Nebih Awadah, Reuters'a Hamas liderinin İsrail ile Filistin Yönetimi arasındaki 1993 Oslo Barış Anlaşmalarını "felaket" ve İsrail'in bir oyunu olarak gördüğünü söyledi.
Kendisini "inatçı ve dogmatik" olarak nitelendiren Awadah, Sinvar'ın Hamas'ın veya Lübnanlı Hizbullah grubunun İsrail'e yönelik saldırılarını duyduğunda neşeyle tepki verdiğini söyledi. Sinvar'a göre "Filistin'i İsrail işgalinden kurtarmanın" tek yolunun askeri çatışma olduğunu belirtti.
Diplomasi hâlâ çatışmanın gidişatını değiştiremiyor
ABD ve Avrupa Birliği , Hamas'ı terörist bir grup olarak sınıflandırıyor ancak analistlere göre hareket, ateşkes müzakereleri açısından hayati önem taşıyor.
Hiltermann, bazı Batılı ülkelerin daha önemli bir arabuluculuk rolü oynayabileceğini belirtti.
"Norveç ve İsviçre gibi ülkeler Hamas'la görüşebilir çünkü siyasi terör örgütü olarak nitelendirmiyorlar. Bu siyasi bir karardır." dedi.
Hiltermann, "Doğrudan müzakere kanallarının olmayışı bir sorun, çünkü Hamas açıkça askeri işgale karşı şiddetle mücadele eden bir hareket," diye ekledi. "Fakat İsrail-Filistin ihtilafına yönelik şu ana kadar desteklenmeyen çözümler hakkında daha fazla konuşulması gerekiyor," ifadelerini kullandı.
Çatışmaya yönelik siyasi çözüm, Mahmud Abbas yönetimindeki ana muhatap olarak Filistin Yönetimi'ni (PA) içerecektir.
Filistin Yönetimi Batı Şeria'yı ve Kudüs'ün bir kısmını yönetiyor ve siyasi koluyla seçimleri kazandıktan sonra 2007'den bu yana bölgeyi yöneten Hamas'ın yerine Gazze Şeridi'ni yönetmesi istenebilir.
Ancak analistler, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın "Hamas'ı yeryüzünden silme" sözü vermesine rağmen, Hamas'ın bölgenin geleceğiyle ilgili her türlü karara dahil edilmesi gerektiğini söylüyor.
Lovatt, "Açık konuşalım, Hamas bu kadar acı çekmesine rağmen hiçbir yere gitmiyor," dedi.
"İster şu anda olduğu gibi bir İsrail müdahalesi olsun, ister Filistin Yönetimi'nin gelecekteki müdahalesi veya uluslararası bir güç olsun, Gazze'ye herhangi bir dış müdahaleye her zaman karşı çıkma olasılığı olacaktır."
Lovatt, çatışmanın Lübnan'a yayılmasının ve İran'ın İsrail'e doğrudan misilleme yapmasının krizi daha da kötüleştirdiğini ve İran'ın Hamas'ı her cephede desteklemeye devam edeceğinin açık bir işareti olduğunu vurguladı.
"İran, Hamas için tek olmasa da önemli bir finansman kaynağı olmaya devam ediyor. Stratejik nedenlerden, potansiyel olarak ideolojik nedenlerden ve aynı zamanda çok pragmatik nedenlerden dolayı İran bunu yapmaya devam edecek," diye açıkladı.
Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail'in hava saldırıları ve Gazze Şeridi'ne kara birlikleri göndererek yaptığı katliamda yaklaşık 42.000 Filistinli hayatını kaybetti.
euronews