Trump'tan Netanyahu'ya tutuklama kararı çıkaran UCM'ye yaptırım
ABD Başkanı Donald Trump, Binyamin Netanyahu ile ilgili tutuklama kararından dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) yaptırım öngören başkanlık kararnamesini imzaladı.
![Trump'tan Netanyahu'ya tutuklama kararı çıkaran UCM'ye yaptırım](https://habernas.com/uploads/images/2025/02/image_750x_67a61015ef5e3.jpg)
ABD Başkanı Trump, yazılı açıklama yaparak, UCM yetkililerine yaptırım öngören bir başkanlık kararnamesine imza attığını duyurdu.
Trump, söz konusu kararnameyle ilgili açıklamasında, UCM'nin, Amerika'yı ve İsrail gibi yakın müttefiklerini "temelsiz ve gayrimeşru şekilde" hedef aldığını savundu.
UCM'nin, Netanyahu aleyhinde Gazze'deki savaş suçlarına atıfla çıkardığı tutuklama kararını kabul etmediklerini kaydeden Trump, şu ifadeleri kullandı:
"UCM, meşru bir dayanağı olmaksızın, ABD ve İsrail de dahil olmak üzere bazı müttefiklerinin personeli üzerinde yargı yetkisi iddia etmiş ve ön soruşturmalar açmıştır; ayrıca İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant'ı hedef alan asılsız tutuklama kararları çıkartarak yetkisini kötüye kullanmıştır. Her iki ülke de Roma Statüsü'ne taraf veya UCM üyesi olmadığı için UCM'nin ABD veya İsrail üzerinde herhangi bir yargı yetkisi bulunmamaktadır."
UCM'nin ABD ile İsrail gibi yakın müttefiklerini "hedef aldığını" savunan Trump, kararnamesiyle bu kurum yetkililerine yaptırım uygulanacağını belirtti.
Söz konusu kararname, UCM yetkililerinin Amerikan vizesi almalarını ve ABD ile finansal işlemler yapmalarını bloke edecek.
UCM, geçen yıl kasım ayında, Gazze Şeridi'nde İsrail'in işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan dolayı İsrail Başbakanı Netanyahu ile o günkü Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkarmıştı.
ABD'li yetkililer söz konusu kararı tanımadıklarını ifade etmiş, bazı Cumhuriyetçi Kongre üyeleri UCM'ye yaptırım uygulanmasını önermişti.
UCM, yaptırım kararını kınadı
UCM'den yapılan yazılı açıklamada ise "UCM, ABD'nin mahkeme yetkililerine yaptırım uygulamayı, bağımsız ve tarafsız yargı çalışmalarına zarar vermeyi amaçlayan başkanlık kararnamesinin yayımlanmasını kınıyor." ifadesi kullanıldı.
"Mahkeme, personelinin yanında sağlam şekilde durmakta ve dünyadaki milyonlarca masum mağdura adalet ve umut sağlamaya devam edeceğini taahhüt etmektedir." ifadesine de yer verilen açıklamada, 125 üye ülke, sivil toplum ve dünyadaki tüm uluslar, adalet ve temel insan hakları için birlik olmaya çağrıldı.
UCM, açıklamayı İngilizce, Arapça ve İspanyolca olmak üzere mahkemenin farklı çalışma dillerinde de yayımlarken, İsrail ile ilgili açıklamalarda İbraniceyi de kullanıyor.
Bergusi: Trump'ın UCM'ye yaptırım uygulaması uluslararası hukuka saldırıdır
Filistin Ulusal Girişim Hareketi Genel Sekreteri Mustafa el-Bergusi, AA'ya yaptığı açıklamada, Trump'ın, Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere karşı savaş suçu ve insanlığa karşı suç işledikleri gerekçesiyle 21 Kasım 2024'te İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Galant hakkında tutuklama emri çıkaran UCM'ye yaptırım uygulama kararını kınadı.
Açıklamasında "Trump'ın UCM'ye yaptırım uygulama kararının, uluslararası hukuka bir saldırı ve İsrail'i ve yöneticilerini tüm uluslararası hukuk ve normların üstünde tutan orman kanunlarının uygulanması anlamına geldiğini" ifade eden Bergusi, kararın, "İsrail'in hesap vermeksizin savaş suçları işlemesini meşrulaştırdığına" dikkati çekti.
"Bu karar, ne kadar uzun sürerse sürsün, savaş suçu faillerini uluslararası tecritten ve kaçınılmaz olarak hesap vermekten kurtaramayacak." değerlendirmesinde bulunan Bergusi, "gülünç olanın ise, savaş suçları işlemekle suçlanan, siyasi ve ahlaki açıdan yozlaşmış Netanyahu'nun, UCM'yi yolsuzlukla suçlaması olduğunu" kaydetti.
Karar Netanyahu'yu memnun etti
Netanyahu yaptığı yazılı açıklamayla, UCM'ye yaptırım öngören kararnameyi imzalaması nedeniyle Trump'a teşekkür etti.
İsrail Başbakanı, UCM'nin "ABD'ye karşı bir eylem denemesi olarak İsrail'e karşı acımasız bir kampanya başlattığını" iddia etti.
Netanyahu, Trump'ın UCM'ye yaptırım kararının "İsrail ve ABD'nin egemenliğinin yanı sıra her iki ülkenin askerlerini koruduğunu" savundu.
AB'den yaptırım kararına tepki
Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Antonio Costa, UCM Başkanı Tomoko Akane ile Brüksel'de yaptığı görüşmenin ardından sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu.
UCM'nin "dünyanın en korkunç suçlarının" mağdurlarına adaleti ulaştırmada önemli rol oynadığını belirten Costa, "Bağımsızlık ve tarafsızlık, Mahkemenin çalışmalarının önemli özellikleridir." ifadesini kullandı.
AB'nin dokunulmazlığı sona erdirme ve uluslararası hukukun tüm ihlalleri için hesap verebilirliği sağlama konusunda kararlı olduğunu vurgulayan Costa, "UCM'ye yaptırım uygulanması, Mahkemenin bağımsızlığını tehdit eder ve uluslararası ceza adalet sistemini bir bütün olarak zayıflatır." değerlendirmesinde bulundu.
AB Komisyonu Dış İlişkiler Sözcüsü Anouar El Anouni ise AA muhabirine yaptığı yazılı açıklamada "AB, ABD'nin UCM'ye yaptırım uygulanmasına izin veren yürütme emriyle ilgili üzüntüsünü dile getiriyor." ifadesini kullandı.
UCM'nin, uluslararası ceza adaletini ve dokunulmazlığa karşı mücadeleyi desteklemede kilit öneme sahip olduğunu belirten El Anouni, AB'nin, UCM'yi ve Roma Statüsü'nde belirtilen ilkeleri desteklediğini vurguladı.
El Anouni, "Yürütme emri, Ukrayna ile ilgili olanlar da dahil olmak üzere devam eden soruşturmaları ve işlemleri etkileme riskiyle UCM'nin çalışmalarına ciddi bir meydan okuma oluşturabilir. Dünya çapında hesap verebilirliği sağlamak için yıllardır devam eden çabaları etkileyebilir." değerlendirmesinde bulundu.
Sözcü, AB'nin yürütme emrinin etkilerini izleyeceğini ve olası diğer adımları değerlendireceğini kaydetti.
Hollanda Dışişleri Bakanı Veldkamp karardan üzüntü duyduğunu belirtti
Sosyal medya platformu X'ten açıklamalarda bulunan Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, "Hollanda, UCM'ye yaptırım getiren başkanlık kararnamesinden üzüntü duymaktadır. Mahkemenin çalışmaları, cezasızlıkla mücadelede çok önemlidir." ifadelerini kullandı.
Hollanda'nın önemli uluslararası hukuk kurumlarına ev sahipliği yapmakla bilinen güçlü bir itibara ve sorumluluğa sahip olduğunu vurgulayan Veldkamp, "Ülkemiz, uluslararası hukuk düzeninin ve çok taraflı işbirliğinin güçlendirilmesine aktif katkıda bulunmakta ve iyi niyetle bağlayıcı uluslararası hukuk ve antlaşma yükümlülüklerini yerine getirecektir." değerlendirmesinde bulundu.