Sana’da Resul-i Ekrem konferansı: Gazze ve direniş vurgusu
Sana’da düzenlenen Resul-i Ekrem konferansında 30’dan fazla ülkeden akademisyen bir araya geldi. Konferansta, Kur’an’a dönüş ve Gazze direnişiyle dayanışma mesajı verildi.
Yemen’in başkenti Sana’da, “Mevlid-i Nebi Etkinlikleri” kapsamında Üçüncü Uluslararası Resul-i Ekrem Konferansı gerçekleştirildi. Dünyanın farklı bölgelerinden gelen âlimler ve araştırmacılar, hem ilmî hem de manevî bir buluşmada bir araya gelerek İslam ümmetine birlik ve direniş çağrısı yaptı.
Üç gün sürecek konferansa 30’dan fazla ülkeden temsilci katıldı. 400’den fazla bilimsel araştırma sunuldu; bunların yaklaşık 200’ü Yemen’den, 52’si ise farklı ülkelerden geldi. Araştırmalar, 7 ana eksende değerlendirildi: kültür-toplum, siyaset-idare, ekonomi, eğitim-öğretim, meslek-sanayi, medya ve güvenlik-askeri. En fazla sunum 48 çalışmayla siyaset-idare alanında yapıldı.
Filistin ve Gazze Vurgusu
Konferans boyunca Filistin ve Gazze meselesi ön plandaydı. Katılımcılar, Peygamber Efendimizin Yahudilere karşı tutumunu ve mazlumların yanında duruşunu hatırlatarak, Yemen’in Gazze’ye verdiği desteğin bu çizginin devamı olduğunu vurguladı. Araştırmacılar, “Yemenliler sözünü söyledi: Gazze’yi desteklemeye zafer gerçekleşene kadar devam edeceğiz” dedi.
Siyer’in Doğru Anlatımı ve Çarpıtmaların Reddi
Konferans katılımcılarından Dr. Arafat Rumeime, siyerin Emevî dönemi tarafından tahrif edilerek Peygamberin yanlış tanıtıldığını, halbuki Kur’anî siyerin Peygamberi bir lider, ıslahatçı ve mücahit olarak ortaya koyduğunu belirtti. Bu çerçevede, siyerin yeniden doğru kaynaklarla işlenmesi gerektiğini, özellikle eğitim müfredatlarında yer almasının önemini vurguladı.
Sonuç ve Hedefler
Konferans, Kur’an ve nübüvvet metoduna dönüş çağrısı yaptı. Katılımcılar, sahte rivayetlerden arındırılmış Kur’anî siyerin hayatın merkezine alınması, cihad kültürünün güçlendirilmesi, mazlumların desteklenmesi ve İslami dayanışmanın artırılması gerektiğini dile getirdi.
Konferansın ana mesajı, “Resul-i Ekrem’in getirdiği risalet, çağın tağutlarına karşı Müslümanlara yol gösterecek tek yoldur” oldu. Katılımcılar, bugün bazı Arap yönetimlerinin İsrail ile yaptığı normalleşme anlaşmalarını “geçmişte münafıkların Yahudilerle işbirliğine” benzetti.
