Mısır’ın gizli mezarlığı: Yeni Vadi Cezaevi’nden dehşet dolu tanıklıklar

Mısır’daki Yeni Vadi Cezaevi'nde tutulan siyasi mahkumlar, yaşadıkları ağır insan hakları ihlallerine dikkat çekmek için yeni bir yardım çağrısında bulundu. Cezaevini “mezarlık” olarak tanımlayan tutuklular, burada maruz kaldıkları sistematik işkenceleri ve insanlık dışı muameleyi açıkladıkları bir mektubu Arabi21 sitesine ulaştırdı.

Gizli Mektup: Günde Hakaret ve Şiddet

Sızdırılan mektupta, tutuklular cezaevi yönetiminin kendilerine yönelik kasıtlı aşağılamalar, fiziksel ve psikolojik işkence uyguladığını belirtiyor. En temel insan haklarından mahrum bırakıldıklarını vurgulayan siyasi mahkumlar, dış dünya ile tüm bağlarının koparıldığını ve cezaevi içindeki diğer mahkumlarla bile iletişim kurmalarının engellendiğini dile getirdi.

Cezaevi “İntikam Merkezi”ne Dönüşmüş

Tutukluların ifadelerine göre, tek katlı 12 koğuştan ve her koğuşta 19 hücreden oluşan Yeni Vadi Cezaevi, 2025 yılı itibarıyla “suçlu zihniyetli” olarak tanımladıkları güvenlik görevlileri tarafından yönetiliyor. Mahkumlar, cezaevinin bir intikam aracı gibi işlediğini, burada sistematik bir işkence politikasının yürütüldüğünü ifade etti.

“Teşrifat” İşkencesi: Cehennemin İlk Adımı

Tutuklular, “teşrifat” adı verilen cezaevi karşılama sürecinin en acımasız uygulamalardan biri olduğunu belirtiyor. Bu süreçte yeni gelen mahkumlara 10 gün boyunca sürekli dayak atıldığı, tuvalet ihtiyaçlarını zorla görevlilerin önünde gidermek zorunda bırakıldıkları ve bu şekilde kişiliklerinin sistematik olarak ezilmeye çalışıldığı anlatılıyor.

İhmaller ve Ölümler

Mektupta ayrıca, bazı mahkumların ya doğrudan işkence nedeniyle ya da kasıtlı tıbbi ihmal sonucu yaşamını yitirdiği bilgisi paylaşıldı. Cezaevinin çölün ortasındaki izole konumu, denetimden uzak olmasını kolaylaştırıyor. Aileler ve avukatların tesise ulaşmasının neredeyse imkânsız olduğu ifade ediliyor.

Uluslararası Raporlar: “Sistematik İşkence Uygulanıyor”

Hem yerel hem de uluslararası insan hakları örgütleri, Yeni Vadi Cezaevi'ni Mısır’daki en kötü hapishanelerden biri olarak tanımlıyor. Aşırı sıcaklık, izolasyon ve ağır hak ihlalleriyle bilinen cezaevi için Human Rights Watch, daha önce yayımladığı raporlarda “sistematik işkence merkezi” ifadelerini kullanmıştı. Birleşmiş Milletler ise bazı uygulamaların “insanlığa karşı suç” kapsamına girebileceğine dikkat çekmişti.

Ağustos 2024’te Kitlesel İşkence

Mısır İnsan Hakları Ağı, Ağustos 2024’te “güvenlik gerekçeli” koğuşlarda toplu işkence olaylarının yaşandığını, bazı mahkumların ağır yaralandığını ve intihar girişimlerinin ardından tecrit hücrelerine gönderildiğini belgeledi.

Sorumlular Açıkça Belirtildi

Tutuklular, yaşananlardan doğrudan cezaevi müdürü Süleyman Haydar’ı, soruşturma şefi Hüsam ed-Desuki’yi ve cezaevindeki güvenlik dosyasından sorumlu olan Ulusal Güvenlik görevlilerini sorumlu tuttu.

Bu çağrı, Mısır’daki hapishane sisteminin şeffaflıktan uzak ve ağır hak ihlallerine açık yapısını bir kez daha gözler önüne serdi.

Kaynak: Arabi21