Koronavirüs salgını mı tehlikeli yoksa daha hızlı yayılan korkusu mu?

Korku dalgası sadece Çin'de değil küresel çapta da tsunami gibi büyüyor. Tokyo ve Seul gibi Asya'nın başkentlerinde, toplu ulaşımda yolculuk yaparken hafif öksüren birinin maskeli yolcu ordusunun kuşkucu bakışlarına maruz kalması, Çin restoranlarının yüzde 90'lara varan boyutlarda müşteri kaybetmesi, Ukrayna'da Çin'den tahliye edilenlerin protesto edilmesi, marketlerde savaş halini canlandıran rafların boşluğu ve stokların tükenmesi...

Artık Asya'nın bazı bölgelerinde piyangoyu tutturmanızın, satın alacak bir maske bulma ihtimalinizden daha yüksek olduğu bile bahis konusu oluyor.

'Korku virüsten daha tehlikeli'

Singapur Başbakanı Lee Hsein Loong, hükümetin alarm seviyesini yükseltmesinin ardından tuvalet kağıdı, konserve ve hazır gıdalar hızla tükenip yok satınca bu cümleyi kurmak zorunda kalmıştı: "Korku virüsten daha tehlikeli".

İbadethane, okul ve alışveriş merkezleri gibi kalabalığın yoğun olduğu mekanlarda korkunun etkileri daha fazla hissediliyor.

Filipinler'de, pazar ayinlerinde kilise sıralarının artık eski canlılığı yok. Güney Kore'de ise bir Protestan kilisesi, yeni tip koronavirüs olan Covid-19'u taşıyan birinin ibadethaneyi ziyaret ettiğinin ortaya çıkmasının ardından kapılarını kapayarak, dini ayinleri dijital ortama taşıdı.

Barselona'da her yıl düzenlenen Dünya Mobil Kongresi de virüs paniğinden nasibini aldı. Etkinlik iptal edildi. Teknoloji devi firmalar Çin'deki üretim faaliyetlerini askıya aldı, satış noktaları zaruri tatile çıktı.

Seul'un ikinci büyük pazar yeri olan Namdaemun Market'te satışlar dibe vurdu. Namdaemun Tüccarlar Birliği Başkanı Chun Yong-bum, "İşletmeler ölüyor" diyerek durumu özetledi.

'Ders zilini erteleyin'

Güney Kore Eğitim Bakanlığı, mart ayında başlayacak gelecek sömestirin ertelenmesi yönünde üniversitelere tavsiyede bulundu, binlerce Çinli öğrencinin tatilden dönecek olması gerekçe gösterildi.

Dalga dalga yayılan koronavirüs paniğinde sıra Tokyo Olimpiyatlarına da geldi. Japonya'da düzenlenecek Yaz Olimpiyat Oyunlarının iptal edilip edilmeyeceği sorusuna yanıt Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nden geldi: "B planı yok, belirlenen tarihte gerçekleşecek."

Virüs ameliyat masasındaki hastaları da vurdu

İroniyi ve komediyi ciddiye alıp korku dalgasına kapılanlar, tuvalet kağıdı, peçete ve ped gibi hijyen ürünlerini kullanım amacının dışında stoklamaya başladı. Duruma el atan emniyet güçleri, sosyal medyada virüsten korunmak için bu ürünleri tavsiye eden üç kadın hakkında yakalama emri çıkarılmasını istedi.

Koronavirüs insan sağlığını tehdit ederken korkusu asayişe de el attı, sonucunda yine insan sağlığı tehlikeye atıldı. Japonya'nın Kobe kentindeki bir hastaneden, ameliyatlarda kullanılan yaklaşık 6 bin maske çalındı.

Japonya'nın Fukuoka kentinde maske takmayan bir yolcunun öksürmesi arbedeyle sonuçlandı. Öksüren şahısla, durumdan rahatsız olan iki kişi arasında tartışma yaşandı.

'Tuvalet kağıdı çalındı'

Hong Kong'da, temel ihtiyaçlarını karşılamak isteyenler bir dükkan önünde sıra oluştururken, o esnada dükkana malzeme taşıyan bir nakliyeci bıçaklı 3 kişinin saldırısına maruz kaldı. Saldırganların, korkunun kök saldığı yörelerde artık 'ender bulunanlar' listesine girmeye aday, 128 dolar değerinde tuvalet kağıdı çaldığı öne sürüldü.

Ukrayna'da 70'den fazla kişinin Çin'den tahliye edilip ülkeye getirilmesine öfkeli bir grup, söz konusu kişileri taşıyan araçları engelledi, polisle çatıştı.

"Korku yardımın önüne geçti"

Koronavirüs salgınıyla oluşan tedirginlik, günlük hayattan para piyasalarına kadar geniş bir alanda rol oynadı.

Mali kayıplar, kapatılan sınırlar, durdurulan uçuşlar hatta ırkçı saldırılar bir yana korkunun 'insanlığın' önüne geçtiği anlar da oldu:

Avustralya'nın Sydney kentinde, Çin Mahallesi'nde sokak ortasında kalp krizi geçiren bir Çinli'nin imdadına, koronavirüs taşıdığı korkusuyla etraftakilerden kimse koşmadı. Yerel basının haberine göre sağlık ekiplerinin müdahalesine rağmen 60 yaşındaki adam olay yerinde hayatını kaybetti.

AP