İşgalci İsrail'in saldırısında katledilen 15 sağlık çalışanının arkasında kalan acı hikayeler

Gazze Şeridi'nde 23 Mart'ta İşgalci İsrail tarafından şehit edilen Birleşmiş Milletler'e bağlı bir ajansın çalışanının da aralarında olduğu Gazze Şeridi'ndeki 15 ilk yardım ve sağlık personelinden geriye buruk hikayeler kaldı.

İşgalci İsrail'in saldırısında katledilen 15 sağlık çalışanının arkasında kalan acı hikayeler

İşgalci İsrail ordusunun Gazze'de 19'uncu ayına giren yıkıcı saldırılarının 23 Mart tarihindeki hedefi, insani görevlerini yerine getiren sağlık ekipleriydi.

Söz konusu tarihte, aralarında acil sağlık çalışanları, sivil savunma üyeleri ve Filistin Kızılayı personelinin bulunduğu 15 kişi, Refah kentinde hayat kurtarmak için büyük bir özveriyle görev yapıyordu. Amaçları, İşgalci İsrail'in "soykırım savaşı" altında can verenlere yardım eli uzatmak ve yaralıları hayatta tutmaktı. Ancak İşgalci İsrail ordusu, "Sağlık Görevlileri Katliamı" olarak adlandırılan saldırıyla bu insanları hedef aldı.

Filistin Kızılayı'ndan 30 Mart'ta yapılan açıklamada, İşgalci İsrail'in Refah'ta hedef aldığı ilk yardım ve sivil savunma ekiplerinden 8'i ilk yardım, 6'sı sivil savunma çalışanı ve 1'i de BM görevlisi olmak üzere 15 kişinin cenazesine ulaşıldığı ancak 9'uncu ilk yardım görevlisinin hala kayıp olduğu ifade edilmişti.

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada ise Refah'ta hedef alınan ve cansız bedenlerine ulaşılan kişilerden bazılarının ellerinin bağlı, başlarına ve göğüslerine ateş açılmış ve derin bir çukura gömülmüş vaziyette bulunduğu belirtilmişti.

14 kişinin cenazesi toplu mezara defnedilirken, görevin lideri olan Sivil Savunma Komutanı tek başına toprağa verildi. İşte bu 15 kişinin kısa yaşam öykülerinden derlenenler.

Refah kentindeki saldırıda hayatını kaybedenlerden 8'i Filistin Kızılayı, 6'sı Sivil Savunma, 1'i de UNRWA bünyesinde çalışıyordu.

Filistin Sivil Savunma'dan 6 kişi şehit edildi

Enver Abdulhamid el-Attar, 23 Mart’taki insani görevin lideriydi. Cesedi parçalanmış halde 27 Mart’ta bulundu. Diğer ekip üyelerinden ayrı olarak defnedildi.

El-Attar, 51 yaşında, 6 çocuk babasıydı. 1994 yılında Sivil Savunma’ya katıldı. Aslen 1948’de işgal edilen Yibna kasabasından mülteciydi.

Semir Yahya al-Bahabsa, 26 yaşında bekar bir itfaiye subayıydı. 2020'de teşkilata katılmıştı. O da İşgalci İsrail'in güneyindeki Beerşeba'dan göç eden bir mülteciydi.

Yusuf Rasim Halife, Sivil Savunma'da sağlık görevlisiydi. 41 yaşında, evli ve 5 kız babasıydı. En küçük kızı 3 buçuk yaşındaydı. Yibna'dan mülteci olan Halife, 2009'da göreve başlamıştı.
İbrahim Nebil el-Muğari, itfaiye subayıydı.

Fuad İbrahim el- Cemal da ambulans şoförüydü. 51 yaşında, 7 çocuk babasıydı. En küçükleri 10 yaşında olan Bara ve Yara adında ikizlerin babasıydı. O da Yibna'dan mülteci olarak Gazze Şeridi'ne yerleşmişti.

Zuheyr Abdulhamid el-Ferra ise itfaiye aracı sürücüsüydü. 54 yaşındaydı. Aslen Beerşeba'dan mülteci olan Ferra, 2007’de teşkilata katıldı. 6 çocuk babasıydı. En küçük kızı "Vetin" henüz 1 buçuk yaşındaydı.

Filistin Kızılayı'ndan 8 personel infaz edildi

Öte yandan Refah'taki saldırıda hayatını kaybeden 6 çocuk babası İzzeddin Şa’t 25 yıldır, 1 çocuk babası Mustafa Haface 20 yıldır, 5 çocuk babası Salih Muammer de 14 yıldır ambulans görevlisi olarak Kızılay bünyesinde görev yapıyordu.

İlk yardım görevlilerinden 5 çocuk babası Muhammed Behlül 7 yıldır, 1 çocuk babası Eşref Nasır Ebu Lebde 4 yıldır, Rafat Rıdvan 3 yıldır, Muhammed el-Hile 3 yıldır ve Raid eş-Şerif de 1 yıldır bu teşkilatta çalışıyordu.

UNRWA'da sağlık görevlisi olarak çalışıyordu

Muhammed Şahtut ise Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bünyesinde çalışan bir sağlık görevlisiydi. İşgalci İsrail Refah'ta 15 sağlık ve sivil savunma çalışanını katletmişti.İşgalci İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine düzenlediği saldırıda yaralananlara yardım için bölgeye giden 15 sağlık ve sivil savunma çalışanının cansız bedenleri toplu mezardan çıkarılmıştı.

İşgalci İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Tel es-Sultan'a 23 Mart'ta düzenlediği saldırıda yaralananlara yardıma giden 15 sağlık ve sivil savunma çalışanını taşıyan ambulans ve bir itfaiye aracına doğrudan ateş açtığı görüntüler ortaya çıktı.

Refah'ta hedef alınan ve cansız bedenlerine ulaşılan kişilerden bazıları elleri bağlı, başlarına ve göğüslerine ateş açılmış, birinin başı kesik, diğerlerinin cesetleri parçalanmış ve derin bir çukura gömülmüş vaziyette bulundu.

Görüntüler, İşgalci İsrail'in iddialarını çürüttü

The New York Times gazetesinin olayla ilgili ulaştığı görüntülerin, İşgalci İsrail askerlerinin 15 sağlık ve sivil savunma çalışanını gömdüğü toplu mezarda cansız bedenine ulaşılan bir sağlık görevlisinin cep telefonundan alındığı bildirildi.

Videoda, İşgalci İsrail saldırısında yaralananlara yardım için giden sağlık ve sivil savunma ekiplerine askerlerin bölgeye ulaşır ulaşmaz ateş açtığı görülüyordu. İşgalci İsrail ordusu görüntülerin ortaya çıkmasıyla ambulans ile itfaiye aracını hedef aldığını itiraf etmek zorunda kaldı.

İşgalci İsrail olayla ilgili yayınlanan videonun aksine araçların, "farları kapalı, acil durum sinyalleri olmadan şüpheli bir şekilde ilerlediğinin" tespit edilmesi üzerine askerlerin ateş açtığını iddia etti.
İşgalci İsrail ayrıca biri 7 Ekim saldırılarına katılan Hamas mensubu olmak üzere 9 Hamas ve İslami Cihad mensubunun öldürüldüğünü öne sürdü.