'İşgal Parlamentosu'ndaki Arap milletvekillerinin ifade özgürlüğü yok'

Uluslararası Af Örgütünün (Amnesty International) "Seçildi ancak kısıtlandı. İsrail Parlamentosu'ndaki Filistinliler için daralan yer" başlıklı raporu, İsrail'de 17 Eylül'de düzenlenecek seçimlerden önce kamuoyu ile paylaşıldı.

'İşgal Parlamentosu'ndaki Arap milletvekillerinin ifade özgürlüğü yok'

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), İşgalci İsrail Parlamentosu'na (Knesset) seçilen Filistinli milletvekillerinin, İsrail'deki Filistinli azınlığın haklarını temsil etme ve savunma imkanlarını zayıflatan ayrımcı düzenleme ve yasalarla hedef alındığını bildirdi.

Uluslararası Af Örgütünün (Amnesty International) "Seçildi ancak kısıtlandı. İsrail Parlamentosu'ndaki Filistinliler için daralan yer" başlıklı raporu, İsrail'de 17 Eylül'de düzenlenecek seçimlerden önce kamuoyu ile paylaşıldı.

Raporla ilgili konuşan Uluslararası Af Örgütü'nün Orta Doğu ve Afrika Direktör Yardımcısı Saleh Hicazi, "Knesset'in Filistinli üyeleri gün geçtikçe artan ayrımcı saldırılarla karşı karşıya. Demokratik yollardan seçilmiş olmalarına rağmen Filistinli vekiller, kendi halklarının haklarını savunmak için konuşma imkanlarını zayıflatan derin ayrımcılık ve kanun dışı kısıtlamaların da hedefi haline gelmiş durumdalar." ifadesini kullandı.

Raporda şu ifadeler yer aldı:

"İsrail, işgal altındaki diğer bölgelerdeki Filistinlilere yönelik insan haklarını sistematik olarak ihlal etmeye devam ededursun parlamentodaki Filistinli seslerin duyulması, dikkate alınması ve saygı duyulması hayati önem taşıyor.

Filistinli vekillerin karşılaştığı artan kısıtlamalar, İsrail yetkilileri tarafından İsrail'in Filistinli vatandaşlarına karşı açık ayrımcılık düzeninin bir parçası.

Filistinliler İsrail nüfusunun yüzde 20'sini oluşturuyor. Siyasi katılım ve temsil hakları, İsrail ve uluslararası hukuk tarafından tanınsa da pratikte vatandaşlık, barınma, eğitim ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere birçok konuda yaygın ayrımcılığa maruz kalıyorlar."

"Filistinlilere yönelik düşmanlığı körükleyen kışkırtıcı söylemleri bırakın"

İşgalci İsrail'in 2018'de uygulamaya koyduğu 'ulus devlet' yasasına da atıfta bulunulan örgütün raporunda, Arapçanın resmi dil statüsünü kaybettiği hatırlatıldı.

İşgal makamlarının son yıllarda azınlıklara ve muhalif toplumlara karşı bölücü söylemleri artırdığına dikkat çekilen raporda, Filistinlilerin haklarıyla ilgili konuşanların alanının daraltıldığı vurgulandı. Filistinli ve İsrailli insan hakları savunucularının yanı sıra aralarında Af Örgütü'nün de olduğu ve sivil toplum örgütlerinin ve uluslararası kuruluşların tehdit edilip karalandığı dile getirildi.

Hicazi tarafından kamuoyuyla paylaşılan raporun sonunda, kamusal hayata katılma hakkı da dahil olmak üzere, Filistinlilerin haklarıyla ilgili 2011'den bu yana en az dört tasarının meclis gündemine dahi alınmadığı ve tartışılmadığının belgelendiği belirtildi.

Euronews