Gideon Levy: Gazze Soykırımı, İsrail'in kaderini "kan ülkesi" olarak belirledi

Gideon Levy: Gazze Soykırımı, İsrail'in kaderini "kan ülkesi" olarak belirledi

Haaretz'de yayınlanan şaşırtıcı bir yazıda, gazetenin en açık sözlü gazetecilerinden Gideon Levy, İsrail'e ve İsraillilere karşı güçlü ve cesur bir saldırı başlattı.

Levy, korkusuz köşesinde İsrail'i kanla beslenen bir ülkeye dönüşmekle suçluyor.

İşgalin günlük suçlarının artık daha az önemli hale geldiğini, ancak geçen yıl kitlesel katliamların ve bambaşka ölçekte suçların ortaya çıktığı yeni bir gerçekliğin ortaya çıktığını yazıyor.

“Soykırımsal bir gerçeklikle karşı karşıyayız; on binlerce insanın kanı aktı.”

Levy, İsraillilere meydan okuyarak, artık kendilerine "kanla yaşayan bir ülkede yaşamaya istekli olup olmadıklarını" sormaları gerektiğini söylüyor.

"Biz İsrailliler, varlığı kan üzerine kurulu olan dünyadaki tek ülkede yaşamaya razı mıyız?

“İsrail’de şu anda yaygın olan tek vizyon, mümkün olduğunca geniş aralıklarla bir savaştan diğerine, bir kan dökülmesinden diğerine, katliamdan katliama yaşamaktır.”

Levy, "sağ"ın kanlı bir gerçeklik vaat ettiğini, bunun da savaş, toplu katliam, uluslararası hukukun sistematik ihlali, dışlanmış bir devlet ve bunun sonsuz bir döngü içinde tekrarlandığını söylüyor.

"Filistinliler katledilmeye devam edecek ve İsrailliler buna gözlerini kapatmaya devam edecek mi? İnanması zor. Daha fazla İsraillinin gözlerini açacağı ve ülkelerinin kanla geçindiğini fark edeceği bir zaman gelecek. Kan dökülmeden varlığımızın olmayacağı söyleniyor - ve bu korkunç ifadeyle yaşıyoruz."

Böyle bir ülke "sonsuza kadar var olabilir mi?"

Levy'ye göre İsrailliler bunun gerçekleşeceğine inanmakla kalmıyor, varlığının "kan bağışına" bağlı olduğuna da inanıyorlar.

"Biz sadece böyle bir ülkenin sonsuza kadar var olabileceğine inanmıyoruz, aynı zamanda kan bağışı olmadan varlığının da olmayacağına inanıyoruz.

“Her üç yılda bir Gazze’de, her dört yılda bir Lübnan’da kan dökülüyor.

"Aralarında Batı Şeria var ve ara sıra ek hedeflere kanlı saldırılar var. Dünyada buna benzer başka bir ülke yok."

Levy'nin yazısı, İsrail halkına duyduğu öfkeyi ve rahatsızlığı açıkça ortaya koyuyor.

Onların "kan akan bir ülkede yaşamaya" gönüllü olabileceklerini hayal etmekte zorluk çekiyor.

Gazze'deki savaşı bir dönüm noktası olarak niteleyen, İsrail medyasının Filistinlileri şeytanlaştıran ve insanlıktan çıkaran kampanyalarını sert bir dille eleştirdi.

Levy, açık sözlülüğünün bir işareti olan dizginsiz üslubuyla, "kanla sonsuza kadar yaşayabileceğimiz fikrini bize başarıyla satmaya çalışan" "ucube yorumcular korosunu" sert bir şekilde eleştiriyor.

Açıkça "gatvol" (bıkkın/öfkeli) Levy, kanlı bir ülkede yaşamanın "... nesiller boyu rejim muhalif gençleri idam edeceğiz, on binlerce insanı toplama kamplarına atacağız, sınır dışı edeceğiz, ayıklayıp, mülksüzleştireceğiz ve tabii ki öldüreceğiz ve işte böyle yaşayacağız..." dediğini yazıyor.

Dünya buna izin verdi mi?

Evet, dünya İsrail'in Gazze'de en korkunç soykırımı yapmasına izin vermeye devam ediyor.

Güney Afrika'nın Uluslararası Adalet Divanı'nda yaptığı tüm girişimlere rağmen dünya, Binyamin Netanyahu ve onun savaş ağalarından oluşan suç çetesini dizginleyemedi.

Ancak Levy'nin sorduğu soru, İsraillilerin buna izin verip vermeyecekleri ve varlıklarının kan bağına bağlı olduğunu bilerek ne kadar yaşayabilecekleridir.

"Kanlı bir ülkeye gerçekten alternatif olup olmadığını ne zaman soracağız? Sonuçta, buna benzer başka bir ülke yok."

Levy, İsrail'in 7 Ekim'den sonra daha da fazla kanla beslenen bir ülke gibi davranmaya programlandığını ve yönlendirildiğini yazıyor.

Kaynak: Crescent.icit-digital