Adanalı gençler: Şehid çıra oldu bize

Yasin Börü ve dava arkadaşlarının şehadetinin sene-i devriyesi münasebeti ile gençler, duygularını paylaştı.

Adanalı gençler: Şehid çıra oldu bize

HDP/PKK'lilerin 6-8 Ekim 2014'teki vahşi saldırılarında, başta Diyarbakır'da Yasin Börü ve arkadaşları olmak üzere birçok dindar insanın katledilmesi, yıl dönümünde o gün yaşananları hafızalarda tekrar canlandırdı.

6-8 Ekim 2014'te kurban eti dağıtırken PKK/HDP'liler tarafından Yasin Börü, Hüseyin Dakak, Hasan Gökgöz, Cumali Güneş, Turan Yavaş ve Riyad Güneş'in vahşice katledilmelerini üzerinden tam 5 yıl geçti.

2014 yılının Kurban Bayramı'nda yaşanan vahşet, katliamlar tarihine yeni bir sayfa açtı. Bir taraftan ceberut iktidarların insanlık dışı uygulamaları, diğer taraftan PKK'nin kuruluşundan bu yana başta kendisine biat etmeyen bölge insanına yönelik baskı ve saldırıları, 6-8 Ekim 2014'te yeni bir boyut kazandı.

6-8 Ekim katliamının yıl dönümünde duygularını paylaşan Adanalı gençler, Şehid Yasin ve dava arkadaşlarının yollarını aydınlatan bir çıra olduğunu ifade ettiler.

İmam-Hatip öğrencisi Ömer Necmeddin Kapukaya, şehadetin gençler üzerindeki ölü toprağı attığını söyledi. Kapukaya "Yasin Börü ümmetin iman eden gençlerindendi. Allah yolunda çalışmalara çağırıldığında sağına ve soluna bakmadan hizmette yerini alan sonucunda şehadeti göze alan bir yiğitti. Ümmetin gençleri atılgandır belki bizde şehid oluruz duygusuyla hareket eden gençlerimiz vardır. Gençler dava uğruna daha çok ön planlarda olduğundan dolayı şehidler ise yine biz gençlerden çıkmıştır." ifadelerini kullandı.

Yasin Börü denilince aklına kahramanlık geldiğini belirten Kazım Yiğit ise “Yasin Börü denildiğinde imanı kuvvetli bir genç geliyor aklımıza ve tüm gençlerin yapması gerekeni dava arkadaşları ile beraber yapan bir kişi geliyor zihinlerimize. Genç bir insan ancak davasına sadık olursa Yasin Börü’nün davasını üstlenebilir.” dedi.

Yasin Börü ümmetin gençlerine rehber oldu

Yiğit "Şehadetin vesilesi ile Şehid Yasin gençlere rehber olmuştur. Yaşıtımız olan şehidimizin kanının akması biz gençler için bir örnektir. Bizler bayramlarımızda ne elbise giyeceğimizin derdine düşerken Şehid Yasin ise Allah’ın rızasına kazanmak için ihtiyaç sahiplerine nasıl daha fazla yardımı dokunur bunun derdine düşmüştü. Bizim Şehitten ve şehadetlerden öğreneceğimiz çok dersler vardır. Onların hayatları bizim için numunedir. 'Bir genç ne yapabilir ki'  sorusuna Şehid Yasin kanıyla ve davası ile cevap vermiştir. Biz zaten her nerede olursak olalım öleceğiz bunu değiştirmeye kimsenin gücü yoktur. Şehid kardeşimiz Allah yolunda nasıl can verilir bunu bize öğretmiştir." diyerek duygularını paylaştı.

Fırat Aslanhan ise "Genç yaşında Allah’ın rızasını kazanmak için çalışan ve gençliğini bu uğurda fedakârca Allah’a adayan bir örnekti yaşıt olduğumuz şehidimiz. Daha önceleri Yasin Börü’nün hayatını okuduğumda dedim ki o olay benim başıma gelseydi acaba onun gibi fedakârlık yapabilir miydim bunu bilemiyorum. Belki biz et poşetlerini bir köşeye atıp ‘bana ne kardeşim boş ver’ deyip kendi canımı ve nefsimi kurtarmak için kaçıp gidebilirdim. İnşallah bizlerde Şehid Yasin ve Aytaç Baran’lar gibi olmayı hedefliyoruz." dedi.

Ölümden korkmamayı bize öğretti Şehid Yasin ve dava arkadaşları

Hattap Ayriç ise gençler ile Yasin Börü arasında ne gibi farklar olduğuna değinirken şimdiki gençlerin işlerini hep başkasına havale etme peşinde koşup ve ölümü hesaba katmadan yaşadıklarını belirtirken "Bir çok gençlerin yapamayacağı fedakarlığı yaptılar şehidler. Gençler bayramlık kıyafetleri ile internet kafeler de ve gayri İslami mekanlarda dolaşırken Şehid Yasin ve arkadaşları Allah’tan korktukları ve davaya olan bağlılıklarından dolayı kapı kapı ihtiyaç sahiplerini dolaştı. Bayramlarını ve canlarını feda etmelerine karşılık Allah’ta onlara cennetlerini bayramlık olarak hediye etti. Bizim tek sorunumuz ölümden korkmaktır. Ölümden ve öldürülmekten korkmamak gerektiğini bize öğreten branşı şehadet olan bir öğretmendi bizim için." dedi

Şehid Yasin, gençlere en güzel dersi verdi

Konuşmasının devamında Ayriç "Genel olarak biz gençler ‘şehidler geçmişte kaldı şimdi biz İslam’a nasıl faydalı olabiliriz ki’ diyerek nefsimize kulak veriyoruz ve üzerimize sorumluluk almaktan çekiniyoruz. İşte tam bu zamanda Şehid Yasin bize kanıyla ve asfalta yapışmış bedeni ile öyle bir ders verdi ki şehadetlerin uyuyan canları uyandırdığına çorak topraklara cansuyu verdiğine bir kez daha şahit olurken şehid kardeşlerimizin şehadetlerinin daha bizim görmediğimiz nice güzelliklere vesile olduğuna inanıyoruz." şeklinde konuştu.

Muhammed Yasin Geçer ise Şehid Yasin’i tarif ederken şehidin davası ile hemhal olan bir genç ağabey olduğunu ve kurban etleri dağıtırken çevresindeki kötü gözleri görmezden gelerek Allah yolunda bir şeyler yapmanın gayreti içinde olduğunu belirtirken "Şehid, başına kötü bir iş gelir mi gelmez mi derdine düşmemeksizin aziz İslam davası uğruna bir çaba ve arayış içerisindeydi. Korkaklık var ise üzerimizde bu kötü huyu Şehid Yasin’i örnek alarak özümüze dönebiliriz. Neticede sonu olan bir hayatımız var ve şehid kardeşimiz bunu çok iyi anlamış olacak ki Rıza-ı İlahi uğruna ayağa kalktı çalıştı hayır duaları aldı ve bereketli bir hayatın sonunda ise en mükemmel makam olan şehitlik derecesine ulaştı." dedi.

Şehid Yasin Börü’nün ailesine de seslenen Adanalı gençler "Şehidlerin anne ve babaları bizleri de evlatları gibi kabul etsinler. Onlar bizim de annemiz ve babamızdır. Evlat acısı zordur fakat bir evladını kurban ettikten sonra yüzbinlerce evlat kazandılar. Allah onların sabırlarını arttırsın geçici dünyada karşılaştıkları acıların inanıyoruz ki kalıcı ahiret yurdunda fazlasıyla mükafatını alacaklardır." diyerek şehitlerin yollarını sürdüreceklerini söylediler.

İLKHA