Suriye ve Lübnan'da kolera hızla yayılıyor

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), kolera salgınının etkisini gösterdiği Suriye'de 13 binin üzerinde şüpheli vaka bulunduğunu açıkladı. Öte yanda Lübnan'ında kuzey kesiminde kolera salgınının arttığı açıklandı.

Suriye ve Lübnan'da kolera hızla yayılıyor

Suriye

Örgütten yapılan yazılı açıklamada, Suriye'deki salgına dair son durum ele alındı.

Açıklamada, koleranın ülkede yayılımını sürdürdüğü belirtilerek, 4 Ekim'den itibaren ülkedeki 14 vilayetten 13'ünün koleradan etkilendiği bilgisi paylaşıldı.

Koleranın en çok Deyrizor, Rakka, Halep ve Haseke bölgelerinde etkili olduğu belirtilen açıklamada, "25 Ağustos'tan 4 Ekim'e kadar toplam 13 bin 59 şüpheli vaka ve 60 can kaybı bildirildi." denildi.

Açıklamada DSÖ ekiplerinin bölgedeki ortaklarıyla salgın takibini güçlendirmek için çalışmalarını sürdürdüğü, koleranın etkili olduğu bölgelerde hijyen ve test kitleri dağıtılarak su kaynaklarının klorlandığı kaydedildi.

Lübnan

Lübnan Sağlık Bakanlığı, 6 Ekim'de, ülkede 1993'ten bu yana ilk defa kolera vakasına rastlandığını duyurdu.

İlk vakanın üzerinden bir hafta geçtikten sonra 13 Ekim'de koleradan ilk ölüm kaydedildi.

Sağlık Bakanı Firas Abyad, 19 Ekim'de ise koleranın çok hızlı bir şekilde yayıldığını, ölü sayısının 5'e, hasta sayısının da 169'a ulaştığını belirtti.

Sağlık Bakanlığının dün paylaştığı verilere göre Lübnan'da koleraya yakalananların sayısı 220'ye yükseldi.

Hastalık sığınmacı kamplarında ortaya çıktı

Lübnanlı yetkililere göre kolera vakası ilk olarak ülkenin kuzeyinde Suriyeli sığınmacıların kaldığı düzensiz kamplarda ortaya çıktı ve ardından evlerde yaşayan Suriyeli ve Lübnanlılara sıçradı.

Bakan Abyad'ın verdiği bilgilere göre, vakaların çoğu ülkenin kuzeyinde Suriye sınırında bulunan Akkar vilayetinde. Hastalığın asıl sebebi de bu bölgedeki içme sularında görülen ciddi kirlilik.

"Yeterli düzeyde tedbirleri henüz alamadık"

Akkar halkı ve bölgedeki binlerce sığınmacının temel su kaynağını, farklı noktalardan geçen birkaç nehir oluşturuyor.

Lübnan'da 2019'da başlayan ekonomik kriz ve peşinden gelen elektrik kesintileri nedeniyle halka temiz içme suyu tedarik eden arıtma tesislerinin neredeyse tümü atıl durumda.

Temiz kaynak suyu veya kuyusu bulunmayan sakinler, mecburen sulama kanalları ve kirlenmiş nehirden ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor.

Vakaların yüksek olduğu Akkar vilayetindeki Mhamra beldesinin Belediye Başkanı Abdulmunham Osman yaptığı açıklamada, kampta zeytin ağaçları ve tarlalar arasında inşa edilen ve herhangi bir düzenleme, denetleme ve kontrolün olmadığı yaklaşık 45 sığınmacı kampı bulunduğunu söyledi.

Beldedeki nüfusun ciddi şekilde arttığını, altyapı sorunları nedeniyle yeterli hizmetlerin zaten sunulamadığını belirten Osman, koleranın yayılmasıyla durumun daha da kötüleştiğini aktardı.

Belediye Başkanı, "Uluslararası örgütler, koleranın yayılmasının önüne geçmek için bazı tedbirler alıyor ancak bunlar yeterli ve istenen seviyede değil. Bölgedeki tüm köy ve kamp sakinlerine ivedi şekilde temiz su sağlanmalı." dedi.

Bölge halkının tek içme suyu kaynağının dağlık bölgelerden denize doğru inen nehir suları olduğuna dikkati çeken Osman, "Ancak elektrik kesintileri nedeniyle su arıtma tesisleri devre dışı. İnsanlar buna rağmen çaresiz bir şekilde arıtılmamış suları kullanıyor veya tarım için daha önce inşa edilen sulama kanallarından su temin ediyor." ifadelerini kullandı.