Şerif, Kurayka ve arkadaşlarının suikastı dünya genelinde büyük infial yarattı

İsrail’in El Cezire muhabirleri de dahil 6 gazeteciyi hedef aldığı suikast, uluslararası kamuoyunda büyük infiale yol açtı. Bu saldırı, savaş suçu ve ifade özgürlüğüne ağır darbe olarak kınanıyor. Gazetecilerin şehit edilmesi, işgalin gerçek yüzünü gizleme çabası olarak görülüyor.

Şerif, Kurayka ve arkadaşlarının suikastı dünya genelinde büyük infial yarattı

Katil İsrail’in, El Cezire kanalının muhabirleri Anas El-Şerif ve Muhammed Kurayka’nın da aralarında bulunduğu 6 gazeteciyi hedef aldığı suikast, uluslararası ve bölgesel düzeyde büyük tepki ve kınama dalgası yarattı.

Birçok kurum, bu suikastı ifade özgürlüğüne yönelik kasıtlı bir saldırı ve uluslararası insancıl hukuku ihlal eden bir savaş suçu olarak nitelendirdi.

Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide, gazetecilere yönelik saldırıyı “açık bir ifade özgürlüğü ihlali” olarak kınadı.

İran Dışişleri Bakanlığı ise gazetecilerin her koşulda hedef alınmasının yasak olduğunu belirterek, bu suikastı bir savaş suçu olarak tanımladı.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran, suikastı İşgalci İsrail’in toplu katliamlarını örtbas etme girişimi olarak nitelendirip, kurbanların ailelerine başsağlığı dileklerini iletti.

Gazze Hükümeti Basın Ofisi, planlı bu suikastları kınayarak uluslararası toplumu suçluları cezalandırmaya ve işgalci İsrail’i uluslararası mahkemelerde yargılamaya çağırdı.

Birleşik Krallık Ulusal Gazeteciler Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Seamas Dowley, El Cezire gazetecilerinin katledilmesini “dehşet verici bir suç” ve insanlığa karşı işlenen suçların gerçeklerinin gizlenmesine yönelik açık bir girişim olarak değerlendirdi. Ayrıca kurbanların aileleri ve meslektaşlarına taziyelerini iletti.

Amerikan Gazeteciler Kulübü Başkanı Mike Balsamo, Anas El-Şerif’in savaşın başından beri Gazze’de El Cezire’nin en önemli muhabirlerinden biri olduğunu ve geniş çapta haber yaptığını vurguladı.

Filistinli yetkili Hüseyin Eş-Şeyh, suikastın savaş suçu olduğunu, uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirterek, işgalcinin hesap vermesi ve suçlarının durdurulması çağrısında bulundu.

Tunus’ta aktivistler tarafından gazetecilerin öldürülmesini protesto etmek amacıyla düzenlenen eylemlerde, İşgalci İsrail’in gazetecileri hedef alarak Filistin’deki soykırım suçlarını gizlemeye çalıştığı sloganları atıldı.

Filistin Ulusal Girişim Hareketi, İsrail işgaline yönelik derhal yaptırımlar uygulanması çağrısı yaparak, gazetecilerin kanının boşa gitmeyeceğini vurguladı.

Umman Müftüsü Şeyh Ahmed El-Hilali, saldırıyı Siyonist düşmanın suçlarının devamı olarak tanımlayarak, gazetecilerin çadırına yapılan saldırının aralarında mücadeleci Anas El-Şerif’in de bulunduğu kutsal bir grubun hayatını kaybetmesine yol açtığını belirtti. Ayrıca düşmanı destekleyenlere tepki gösterdi.

Bağımsız İngiliz milletvekili Jeremy Corbyn, Filistinli gazetecilerin kasıtlı öldürülmesini “son derece iğrenç” ve insanlığa karşı işlenen suçların gerçeklerini gizleme girişimi olarak kınadı.

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu, Gazze’deki gazetecilere yönelik sistematik karalama kampanyasını ve El Cezire ekibinden 5 gazetecinin suikastını kınayarak, bu kasıtlı saldırının bir savaş suçu olduğunu ve İsrailli liderlerin uluslararası adalet önünde hesap vermesi gerektiğini vurguladı.

Hamas ise gazetecilerin şehit edilmesini, tüm sınırları aşan vahşi bir suç olarak nitelendirip, işgal ordusunun gazetecileri görevlerini yapmaktan vazgeçirmek için art arda tehditler savurduğunu açıkladı.

Kaynak: arabi21.com