Molla Ünel: Şeyh Said'in kıyamı Allah ve din içindi

Şeyh Said'e dün olduğu gibi bugün de iftiralar atıldığını ifade eden Molla Sinan Ünel, Şey Said'in emperyalist güçlere karşı kıyama kalkmasının sebebinin, İslam'ın şiarlarını ve Kur'an-ı Kerim'i muhafaza etmek olduğunu belirtti.

Molla Ünel: Şeyh Said'in kıyamı Allah ve din içindi

Şark İstiklal Mahkemeleri tarafından şehit edilen Şeyh Said'e yönelik tahkiratlara tepkiler sürüyor.

Konu ile ilgili açıklama yapan Molla Sinan Ünel, Şeyh Said'in kıyamının Allah ve din için olduğunu vurguladı.

Ünel, Şeyh Said'in yeni kurulan rejimin İslam'ın tüm değerlerini yok edeceğini, batının kokuşmuş medeniyetini, kültürlerini buraya taşıyacağını gördüğünden dolayı bir alim, mücahit ve bir peygamber varisi olarak canı pahasına da olsa bu kıyama kalkmaya karar verdiğine dikkat çekti.

"Şeyh Said'e İngiliz ajanı, Kürt milliyetçisi şeklinde iftiralar atılmıştır"

Şeyh Said'e yönelik suçlamaların aslı astarı olmayan, hakikatle hiçbir şekilde ifade edilemeyen, tamamen iftiraya dayalı olduğunu belirten Ünel, "Yapılan bu iftiraları ve iftiraları yapanları kınıyoruz. Aslı astarı olmayan, hakikatle hiçbir şekilde ifade edilemeyen, tamamen iftiraya dayalı şeyler söylenilmiş. Tabii bu bugün yaşadığımız bir şey değil. Geçmişte de Şeyh Said Hazretlerine İngiliz ajanı, Kürt milliyetçisi şeklinde iftiralar atılmıştır, dün de atıldı bugün de atılıyor belki yarın da atılacak. İftiralar gerçeğin önünü kapatamaz. Güneş balçıkla sıvanmaz diye bir hakikat vardır, şeyhin kişiliği, mücadelesi ve karakteri, geldiği yer ve ailesi elhamdülillah toplum tarafından biliniyor, öğrenilmeye başlanılıyor. Yapılan bu iftiralar sayesinde insanlar, Şeyh Said'i merak ediyor, gerçekten böyle bir şey var mı yok mu diye. Şeyh Said'i merak edip okuyanlar, araştıranlar geçmişinden, ailesinden ve mücadelesine kadar onu araştıranlar, Şeyh'e yapılan bu iftiraları gördükçe Şeyh Said'in kişiliğine, karakterine ve ilmiyle âlim bir mücahit, bir mütefekkir, bir sosyolog olduğunu görüyorlar. Toplum tarafından kabul gören, toplum tarafından sevilen bir şahsiyet olduğunu ve yaşadığı dönemde etrafındaki insanlara fayda sağlamaktan başka amacı olmadığını görüyorlar. Bütün hayatını, malını, canını, her şeyini, toplumun değerlerine harcayan, toplumun ıslahı için çalışan, toplumun refahı için mücadele veren, toplumun sorunlarıyla ciddi anlamda uğraşan, toplumun derdini kendi derdine tercih eden bir şahsiyet olduğunu görünce bu iftiraların tutmadığını görüyoruz. İnşallah tutmayacak." dedi.

"Şey Said'in emperyalist güçlere karşı kıyama kalkmasının nedeni İslam'ın şiarlarını muhafaza etmekti"

Şeyh Said'in emperyalist güçlere karşı kıyama kalkmasının ve kurtuluş mücadelesine katılmasının nedenini anlatan Ünel, "Şeyh Said'in dediği gibi 'Bu dallarda asılmama pervam yoktur. Şüphesiz ki benim mücadelem Allah ve dini içindir.' Şeyh Said Hazretlerinin kıyamı tamamen Allah ve din içindi. Neden diye soracak olursak; Şeyh Said Hazretleri ve kendisine bağlı olan müritler ve akrabalar onu benimseyip ve onun öncülüğünü kabul etmiş insanlar Kurtuluş Savaşı'nda İngilizlere, Fransızlara ve Yunanlılara karşı mücadele vermiş bu mücadeleden binlerce dostunu ve yakınını şehit vermiş büyük bir şahsiyetlerdir. Şeyh Said Hazretlerinin emperyalist güçlere karşı kıyama kalkmasının ve kurtuluş mücadelesine katılmasının nedeni bellidir. Düşman işgalinden kurtulmak, İslam'ın şiarlarını muhafaza etmek, Kur'an-ı Azimüşşanı muhafaza etmek. Müslümanların inançlarını, değerlerini ve örflerini muhafaza etmektir. Bu amaçla bu kıyama kalktılar, emperyalist güçlerin o kokuşmuş kanunları, medeniyet dedikleri şeyin bu topraklarda yeri olmadığını göstermek için bu kıyama kalktılar, bu mücadeleyi verdiler." şeklinde konuştu.

"Şeyh Said'e baktığımız zaman Hazreti Hüseyin'in kıyamını görüyoruz"

Cumhuriyet rejiminde ilk meclis açıldığında tekbirlerle açılmasının sevindirici olduğunu ama daha sonra rejimin İslami değerlere ve şiarlara savaş açan bir anlayışa sahip olduğunu görmesi üzerine Şeyh Said'in kıyama kalktığını dile getiren Ünel, "Malumunuz Cumhuriyetin kurulması, Osmanlı'nın yıkılmasıyla birlikte Cumhuriyet rejimi inşa edilip kuruldu. Cumhuriyet rejiminin de ilk meclis açıldığında tekbirlerle açılması aslında sevindirici bir olaydı. Şeyh Said de bunu kabullenmişti fakat Şeyh Said daha sonradan gördü ki bu yeni kurulan rejimin de aynen emperyalist güçler gibi Yunanlılar ve Fransızlar gibi İslam'a savaş açan İslami değerlere ve şiarlara savaş açan bir anlayışa sahip. Laiklik ilkesi adında ulusalcılık anlayışı üzerine kurulmuş bir felsefe ile bir Türk milliyetçiliği ve ırkçılığına dayalı bir sistem. Bu sistemin tamamen laiklik temelleri üzerinden dine karşı yapılan bir savaş olduğunu, dini değerlerini ortadan kaldırmaya yönelik ve İslam'ı şiarların yok edileceğini gördü. Dedesi Hazreti Hüseyin gibi bir kıyamı kendisine farz gördü. Biz Şeyh Said'e baktığımız zaman Hazreti Hüseyin'in kıyamını görüyoruz. Hazreti Hüseyin'in Yezid'e karşı başkaldırsı neyse Şeyh Said Hazretlerininki de yeni kurulan projeye karşı başkaldırırsıdır. Bugün Yezit gibi birisinin İslam'a ve Müslümanlara halife olamayacağını ve oluşturacağı tahribatı gören Hazreti Hüseyin Kerbela'da büyük bir kıyama kalkmış orada canını verirken, 'Eğer benim kanım akmadan hâkim olmayacaksa ceddim Muhammed'in dini. Ey kılıçlar gelin parçalayın bedenimi' lafını demiş." diye konuştu.

"Şeyh Said Allah için cihat etmiştir"

Şeyh Said'in kıyamını anlatan Ünel, "Şeyh Said de aynı mantıkla ve bilinçli hareket etmiş, bu yeni kurulan rejimin İslam'ın tüm değerlerini yok edeceğini, batının kokuşmuş medeniyetini, kültürlerini buraya taşıyacağını gördüğünden dolayı bir alim, mücahit ve bir peygamber varisi olarak canı pahasına da olsa bu kıyama kalkmaya karar verdi. Etrafında kendisi gibi düşünen âlimlerin, yeni rejimin aslında yapacağı tahribatları insanlara anlatmaktı amacı. İslam'a ve Müslümanlara savaş açmak isteyen bir rejimdir, bu şekilde insanlara tebliğ etmek vazifesi ile yola çıktı. Fakat istenmeyen, gelişen olaylar bir kıyama dönüştü ve bu kıyamın neticesinde Şeyh Hazretleri kendisine biat eden ve inanan dostları ile birlikte Allah için, din için, Kur'an için, Şeriat-ı Muhammediye için cihat etmiştir ve şahadet şerbeti içmiştir." dedi. (İLKHA)