Mısır kaynıyor: Gözaltında ölümler, Gazze öfkesi ve sokakta "25 Ocak" hatırası

Mısır’da son dönemde yaşanan güvenlik olayları, 25 Ocak 2011 Devrimi öncesine benzer bir atmosferin oluştuğuna işaret ediyor. 2010 yılında polis tarafından öldürülen Halid Said’in ardından başlayan isyan dalgasının benzeri, bugün tekrar gündeme geliyor. Son bir hafta içinde, gözaltında şüpheli şekilde hayatını kaybeden altı Mısırlı vatandaş, ülkede yeni bir halk patlaması endişesini beraberinde getirdi.

Gözaltında İşkence ve Ölüm: Belkas ve es-Saff’ta Protestolar

Dakahlia vilayetinin Belkas kentinde, 21 yaşındaki Eymen Sabri’nin karakolda işkenceyle öldüğü iddiaları üzerine kentte protestolar patlak verdi. Aynı günlerde, Kahire’ye bağlı es-Saff bölgesinde de 26 yaşındaki Kerim Muhammed Abdu Bedr benzer şekilde hayatını kaybetti. Her iki olay da halkın öfkesini sokağa taşıdı.

Maasra Karakolu Olayı: Güvenlik Aygıtına Darbe

Geçtiğimiz cuma günü Ma’sra karakoluna yapılan baskında, Muhsin Muhammed Mustafa ve Ahmed Abdulvehhab isimli iki genç, 5 saat boyunca Ulusal Güvenlik yetkililerini rehin aldı. Olay, Gazze sınırının açılması talebiyle gerçekleştirilmişti. İnsan hakları kaynaklarına göre gençler birkaç gün sonra polis tarafından öldürüldü. Gözlemcilere göre bu olay, Mısır İçişleri Bakanlığı'nın en önemli birimlerinden birinin itibarına ağır darbe vurdu.

Bulaq ed-Dakrur'da Ölümler ve Polis Anlatısına Şüphe

7 Temmuz’da Giza’da yer alan Bulaq ed-Dakrur semtinde, iki gencin polis operasyonunda öldürüldüğü açıklandı. Güvenlik güçleri, bu kişileri “terör hücresi oluşturma hazırlığında” olmakla suçladı. Ancak insan hakları örgütleri, resmi anlatıyı yalanlayan kanıtlar sundu.

Sokağın Sabrı Tükeniyor: Belkas’ta “Sisi İstifa” Sloganları

Eymen Sabri’nin öldürülmesinin ardından pazar akşamı Belkas sokaklarına çıkan öfkeli kalabalık, Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin istifasını istedi. Güvenlik güçleri göstericilere sert müdahalede bulundu, olaylarda taş ve kurşunlar havada uçuştu. Gözlemciler, bu görüntülerin 2011 devrimiyle büyük benzerlik taşıdığına dikkat çekiyor.

Toplu Tutuklamalar ve Ağır Hapis Cezaları

Son günlerde eski siyasi tutuklulara yönelik kapsamlı gözaltı dalgası başlatıldı. Pazartesi günü, Mısır Güçleri Partisi lideri ve eski cumhurbaşkanı adayı Abdülmün’im Ebu’l-Fetuh’un oğlu Ahmed Ebu’l-Fetuh’a 5 yıl hapis cezası verildi. Aynı gün, "Joker Hücresi" davasında 30 kişi, aralarında çocukların da bulunduğu sanıklarla birlikte, ağır cezalara çarptırıldı. Aktivist Ahmed Duma hakkında da yeni bir dava açıldığı bildirildi.

Medya ve Güvenlikten Sert Mesajlar

İktidar yanlısı sunucu Ahmed Musa, televizyonda yaptığı konuşmada “şiddetli güç kullanılmasını” ve yıllardır idam cezası bekleyen yüzlerce mahkumun cezalarının derhal infaz edilmesini talep etti. Bu söylem, muhalefet tarafından tehlikeli bir kışkırtma olarak değerlendirildi.

Toplumdan “Son Uyarı”: Öfke Büyüyor, Sabır Taşıyor

Eski Ahram gazetesi genel yayın yönetmeni Abdulazim Hamad, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, ülkede giderek büyüyen öfkeye dikkat çekerek, “Tenceredeki buhar birden patlayabilir” uyarısında bulundu. Politika uzmanı İslam el-Ğamri de, mevcut durumu “ekonomik krizin ötesinde, sistematik hataların sonucu oluşan patlayıcı bir gerilim” olarak tanımladı.

Ekonomik Çöküş, Gazze ve Sosyal Çöküntü

Gazetecilere konuşan Mısırlılar, ekonomik kriz, yoksulluk, suç oranlarındaki artış ve yönetim yetersizliği nedeniyle toplumsal öfkenin doruk noktasına ulaştığını ifade etti. Elektrik, su ve internet kesintileri, Giza’daki altyapı çöküşü ve halkın temel ihtiyaçlara erişememesi, tepkileri daha da artırdı. Özellikle Gazze’ye yönelik Mısır’ın tutumu ve Refah Sınır Kapısı’nın kapalı tutulması, gençler arasında radikal tepkilere neden oldu.

Sisi Yönetimi Panikte mi?

Tüm bu gelişmelerin ardından Sisi, pazartesi günü ilk kez özel bir videolu açıklama yaparak, Gazze’ye destek verdiklerini ve yardım ulaştırmaya çalıştıklarını belirtti. Gözlemciler bu açıklamayı, halkın öfkesini yatıştırma ve sorumluluktan kaçma çabası olarak yorumladı.

Yönetime Son Çağrı: Ya Değişim Ya Patlama

Muhalif siyasetçiler ve uzmanlar, Sisi yönetimini son bir kez uyararak; baskının, keyfi tutuklamaların ve güvenlik politikalarının sürmesinin halkı patlamaya sürükleyebileceği uyarısında bulundu. İç güvenlik kaynaklarına göre, yönetim bazı güvenlik kadrolarında değişikliğe gitmeye hazırlanıyor. Ancak sokaktaki ses her geçen gün daha da yükseliyor: “Yeter!”

Kaynak: arabi21.com