Hindistan’da vakıf krizi: Müslüman mirası tehdit altında
Hindistan parlamentosu, iktidar partisi tarafından sunulan ve ülkenin Müslüman vakıf yasasını değiştirmeyi amaçlayan yasa tasarısını gözden geçirmek üzere ortak bir parlamento komitesi kurma süresini uzattı.
El Cezire’nin haberine göre, hükümet camiler, mezarlıklar, türbeler, okullar, sağlık kurumları ve vakıf mülklerinin yönetimi dahil olmak üzere ülkedeki Müslümanların vakıflarına tehdit olarak değerlendirilen bir yasayı onaylamaya çalışıyor.
Ağustos ayında Parlamento’ya sunulan taslağa muhalefet partileri şiddetle muhalefet etti.
İslami sivil toplum kuruluşları da buna karşı olduklarını ifade ederek hükümeti Hintli Müslümanların vakıf mallarının mülkiyetini almaya çalışmakla suçladılar.
Bu itirazların ardından taslak iktidar partisi ve muhalefet partilerinden milletvekillerinin de yer aldığı ortak bir meclis komitesine havale edildi.
Müslüman toplum gelişmeleri endişeyle izlerken Tamil Nadu eyaletindeki Evkaf Konseyi üyesi Fatıma Muzafar El Cezire’ye, Hindistan’daki vakıf sisteminin belgelenmiş tarihinin, 13. yüzyılda Hindistan hükümdarlarından biri olan Sultan Müezuddin Behram dönemine kadar uzandığını söyledi.
Muzaffer aynı halde Vakıf Kanunu uyarınca Hindistan’daki her eyaletin, vakıf mülklerini yönetmek için bir kurul kurduğunu ve bu kurulların, Azınlıklar Bakanlığı’nın bir alt kuruluşu olan Merkezi Vakıf Konseyi’nin denetimi altında faaliyet göstermekte olup vakıf mülklerinin devlet mülkü olmadığını kaydetti.
Muhalefet partisi temsilcileri ise yasa taslağını kötü hazırlandığını ve paydaşlara danışılmadan parlementoya sunulduğunu belirterek vakıf kanunuyla ilgili ciddi bir şikâyet ya da değişiklik talebi olmadığı halde bu yasaya acil ihtiyaç olmadığı kaydedildi.