Hafter milisleri Trablus'u ele geçirmek uğruna kural tanımıyor

Libya'da Halife Hafter'e bağlı milisler Trablus'u ele geçirme mücadelesinde sivilleri bombalamak dahil hiçbir ihlalden kaçınmazken, uluslararası camia bu eylemleri kınamanın ötesine geçemiyor.

Hafter milisleri Trablus'u ele geçirmek uğruna kural tanımıyor

Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, yılın ilk aylarında güneydeki petrol zengini Fizan bölgesine operasyon başlattı. Ardından Trablus'u üç yönden kuşatan Hafter, 4 Nisan'da da başkenti ele geçirmek için saldırı emri verdi. Uluslararası meşruiyete sahip Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin (UMH) karşı operasyon başlatmasıyla Libya şiddet sarmalına sürüklendi.

Hafter'e bağlı milisler, 4 Nisan'dan bugüne Trablus'un çeşitli bölgelerini karadan ve havadan bombalayarak çok sayıda sivil can kaybına yol açtı. Bunun yanı sıra ambulanslar, hastaneler, sağlık çalışanları da Hafter milislerinin hedefi oldu.

Uluslararası toplumdan tepki, kınama ya da "bu eylemlerin savaş suçu sayılabileceği" yönünde beyanlar gelmesine rağmen, saldırıların sorumlusu Hafter'e henüz bir yaptırım uygulanmadı.

Hafter uçakları sivil hedefleri ayrım gözetmeden vurdu

Halife Hafter'e bağlı güçlerin bu hafta ülkenin güneybatısındaki Merzuk kentine düzenlediği hava saldırısında 45 kişinin öldüğü, 55'ten fazla kişinin yaralandığı bildirildi.

Libya basınında yer alan haberlere göre, Hafter'e bağlı savaş uçakları Merzuk kentinde Tebu kabilesinin yaşadığı El-Kale Mahallesi'ni hedef aldı.

Hafter'e bağlı güçlerin sözcüsü Ahmed el-Mismari, UMH'ye ait bölgedeki zırhlı araçlara ve "Çadlı yasa dışı savaşçılara" yönelik "isabetli" hava saldırıları düzenlediklerini öne sürdü. Ancak Mismari'nin "isabetli" diye tanımladığı hava saldırıları 40'tan fazla sivilin ölümüyle sonuçlandı.

Bunun üzerine, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilciliği, Merzuk'a düzenlenen hava saldırılarının "savaş suçu" anlamına gelebileceğini belirterek suçluların adalete teslim edilmesini istedi.

Merzuk'taki saldırı Hafter uçaklarının sivilleri vurduğu ilk saldırı değildi. Hafter'e bağlı savaş uçaklarının 2 Temmuz'da başkentin doğusundaki Tecura'daki bir düzensiz göçmen barınağını hedef alması sonucu farklı uyruklardan 60'ın üzerinde göçmen hayatını kaybetti, 130 kadarı da yaralandı.

BM Güvenlik Konseyi, kınama açıklamasına rağmen saldırıya yönelik bir karar almakta başarısız kaldı. Hafter'in sözcüsü Mismari, saldırıyı kendilerinin düzenlediğini itiraf ederken, UMH'yi düzensiz göçmenleri "kalkan" olarak kullanmakla suçladı.

Sivil yerleşimlere Grad füzeleri

Hafter güçlerinin sivilleri vurduğu saldırıların çoğunluğu havadan gerçekleşse de operasyonun ilk döneminde Trablus'un en büyük sivil yerleşim alanı Ebu Salim Mahallesi karadan fırlatılan füzelerle hedef alındı.

Hafter güçlerinin Grad füzeleriyle düzenlediği saldırılarda 4'ü sağlık çalışanı 14 sivil hayatını kaybetti, yaklaşık 40 kişi de yaralandı.

Ebu Salim Mahallesi'ni ayrım gözetmeksizin bombalayan Hafter güçleri, saldırılardan mahalleyi kontrolünde bulunduran UMH'nin sorumlu olduğunu öne sürdü.

Cephe gerisindeki sahra hastanesi üç kez vuruldu

BM'nin paylaştığı verilere göre, mayıs ayına kadar, Libya'daki savaşta 11 ambulans hedef alındı ve 4 sağlık çalışanı hayatını kaybetti.

Mayıs sonunda eski havalimanı bölgesinin kuzeyinde bir ambulansın takip füzesiyle vurulması sonucu bir doktor, birkaç gün sonra da benzer şekilde bir sağlık çalışanı yaşamını yitirdi.

Son olarak, Hafter güçlerinin 29 Temmuz'da başkentin güneyindeki Vadi er-Rebi bölgesinde düzenlediği saldırıda 2 sağlık çalışanı hayatını kaybetti.

Sağlık çalışanları sadece cephe hattında çalışırken hedef haline gelmedi aynı zamanda cephe gerisindeki sahra hastaneleri de Hafter güçlerinin saldırılarına uğradı.

Hafter güçleri, başkentin 30 kilometre güneybatısında yer alan Es-Sevani Mahallesi'ndeki sahra hastanesini 3 kez vurdu. 28 Temmuz'daki saldırıda 5 doktor, 16 Temmuz'da 3 sivil hayatını kaybederken, 6 Haziran'daki saldırıda da birçok kişi yaralandı.

Hafter güçlerinin sahra hastanesini ve sağlık ekiplerini üst üste hedef alması, bu bombalamaların savaşta işlenen bir hata değil bilakis kasıtlı yapıldığını ve Hafter milislerinin kazanmak için her yola başvurabileceğini ortaya koydu.

AA