Dışişleri Bakanı Fidan: İslam dünyası, insanlığı bu sarmaldan çıkartıcı bir görev oynayabilir

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Biz İslam dünyasının, gerekli diplomatik platformları kullanması durumunda insanlığı da bu sarmaldan çıkartıcı bir uyarıcı görevi oynayabileceğine inanıyoruz" dedi.

Dışişleri Bakanı Fidan: İslam dünyası, insanlığı bu sarmaldan çıkartıcı bir görev oynayabilir

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Biz İslam dünyasının, gerekli diplomatik platformları kullanması durumunda insanlığı da bu sarmaldan çıkartıcı bir uyarıcı görevi oynayabileceğine inanıyoruz" dedi.

Bakan Fidan, dış politika gündemini değerlendirdi, soruları yanıtladı.

Fidan, Filistin meselesinin Türkiye için önemine işaret ederek, 7 Ekim’de başlayan krizin endişelendirici olduğunu belirtti.

7 Ekim'deki krizi "birçok ilgili çevrenin geleceğini gördüğü fakat üstünü örttüğü bir kriz" olarak niteleyen Fidan, "7 Ekim'de başlayan HAMAS saldırıları, aslında israilin özellikle son 10 yıldır bölgede yürüttüğü politikaların yanlışlığının bir delili oldu. (israilin)Kendisi için geliştirdiği ulusal güvenlik sisteminin zafiyetlerini ortaya koymakla beraber, esas itibariyle diplomasi yoluyla ortaya koymaya çalıştığı yapının, sistemin aslında bir başarısızlık projesi olduğunu da gösterdi." dedi.

israilin 7 Ekim'de çok büyük kayıp verdiğine ve bu kaybın telafisini "barışta değil intikamda" gördüğüne işaret eden Fidan, "Bu misillemeyi yaparken sivil nüfusa dikkat etmemesi, onların alt yapısını, üst yapısını her türlü şekilde bombalaması ve toplu cezalandırma yolunu tercih etmesi insanlık için şu anda aslında çok ciddi bir endişe kaynağı olması gerekiyor. Bizim ülke olarak ortaya koyduğumuz tavır bunun hiçbir şekilde hiçbir hafifletici sebebe gitmeden, bahane getirmeden bir kriz olarak tanımlanması bir insanlık suçu olarak nitelendirilmesi, buna yönelik tavrın alınması ve buna öncelik etmektir." ifadelerini kullandı.

Fidan, Türkiye'nin krizin bütün taraflarıyla temas içerisinde olmaya çalıştığını belirterek, Gazze'deki krizin ateşkesle sona erdirilmesi, insani yardım ve esir takası gibi kolaylaştırıcı unsurlar hakkında çalışmalar olduğunu dile getirdi.

Fidan, bölgede güvenliği ve kalıcı barışı sağlayacak yapının öncülüğünün yapılması gerektiğine dikkati çekerek, "israilin Gazze'deki askeri hedeflere ulaşması için ortaya koyduğu çabaya Amerikalılar da şu anda ortak olmuş durumdalar. Hem Amerikan Başkanı'nın, hem milli güvenlik yetkililerinin, hem askeri makamların yaptığı değerlendirmelere açıklamalara baktığımız zaman görüyoruz ki Amerika özellikle Gazze'ye yönelik operasyonlarda, HAMAS'a yönelik operasyonlarda İsrail ile beraber hareket etme konusunda, onu destekleme konusunda tam bir fikir birliği içerisinde." dedi.

Bölgede sadece israil ve HAMAS'ın değil, Hizbullah gibi Filistin davasına müzahir diğer silahlı grupların olduğunun altını çizen Fidan, "Hizbullah'ın bir angajmana girmesi neticesinde Hizbullah tek başına kalacak durumda değil. Özellikle İran'a müzahir diğer gruplar, Irak'ta, Suriye'de ve Yemen'de olmak üzere çok geniş bir yelpazede, bu olayın muhtemel tarafı olmaya hazır gruplar da var." diye konuştu.

Fidan, farklı ülkelerin Türkiye'den, çatışma bölgesindeki rehinelerin ve sivillerin kurtarılmasını istediğini ve bununla ilgili müzakerelerin sürdüğünü ifade etti.

Türkiye'nin elini taşın altına sokmaya hazır olduğunu söyleyen Fidan, "Bu konuda biz bir irrasyonel site içerisinde değiliz, stratejik hesaplarımızda bir yanlış hesaplamaya gitmiş değiliz. İnançlarımızın ve duygularımızın düşüncelerimizi daralttığı bir durumda da değiliz. Biz son derece açık bir zihinle, stratejik hesaplarımızı yaparak, bölgedeki aktörlerin, hegemonların ve devlet dışı diğer aktörlerin ne türden etkileşimler içerisinde olduğunu görerek, aldıkları bugüne kadar tarihsel tavırları da göz önüne alarak, bir çıkış içerisindeyiz." şeklinde konuştu.

Fidan, bölgedeki ülkelerin ve İslam dünyasının Türkiye'den farklı düşünmediğini fakat ortak tavır sergilemede problemler olduğunu vurgulayarak, "Bugüne kadar çok ciddi şekilde kınamalarımız oldu ve bu kınamalar çok fazla sonuç getirmedi." dedi.

İslam dünyasının "çaresizlik sarmalı" içinde olduğunu ifade eden Fidan, "Biz artık bu sarmaldan çıkılması gerektiğini düşünüyoruz. Biz İslam dünyasının gerekli diplomatik platformları kullanması durumunda insanlığı da bu sarmaldan çıkartıcı bir uyarıcı görevi oynayabileceğine inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.