Artık her şey aleni yapılıyor / İbrahim Kızar

Yerküre  yaratıldığı günden beri alışa gelmiş hızı ile dönmeye devam ediyor. Ne çoğunluğu teşkil eden kesimlerin yaşadığı acılar ne de azınlıktan oluşan, dünyaya yön verme vehmi ile kibirlenen müreffeh  ve yalakalarının durumu yerkürenin dönme hızına etki ediyor.

Her ne kadar yerkürenin dönme hızı bir hesaba göre olsa bile, yaşanan acıların dayanılmazlığı, zalim ve zorbaların  zülümlerinde sınır tanımamaları  bize dünyanın daha hızlı döndüğü zannını uyandırmaya başladı.

Yaşanan bütün acılara rağmen Yerküre hızlanmadı ama, İslam coğrafyası üzerinde hesap yapanların heraketleri, kıpırdamaları arttı diyebilirim.

Daha önce ince hesap yapanların, yavaş yavaş adım atanların artık niyetlerini, hiç çekinmeden açık ettiklerini  ve hedeflerine ulaşmak üzere çaba gösterdiklerini görmekteyiz.

Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de zillet mührünü vurdum dediği adı anmaya değmez bir kavim, daha önce Kudüs'ü başkent ilan etmişken, şimdi de Filistinlilerin  elinde kalan son toprak parçalarını da ilhak edeceğini, yani el koyacağını ilan etmektedir. Cinayet işlemede ise sınırları zorlayarak  zihinsel özürlü insanları dahi katletmektedir.

Zillet mührünü yemiş malum kavim yapacaklarını ilan ederken, hiyanetleri ile meşhur bazı arap ülkeleri ise artık malum kavim ve destekçileri ile açık açık  iş tutmakta ve buna bir bahane bulma gerekçesine de ihtiyaç duymamaktalar.

Bu  kıpırdamanın ve hızlanmanın altında cürüm işlemede pervasızlığın, yapılacak olanların açıkça ilan edilmesinin bir sebebide halkı Müslüman ülkelerden gelecek bir tepkinin olmaması, olsa bile  kuru-sıkı boş fişek dercesine bile varmamasıdır ki daha önce kuru sıkı atanların hava limanlarına malum kavmin uçakları inmeye başladı bile.

İşin doğrusu ortada hem zillet mührünü yemiş hemde onlarla iş tutan, zillette onlara derece  atlayan bazı Arap ülkelerinin sonunun geldiğine dair bir alamet görünmüyor olsa da, malum kavim ve  işbirliğini açık hale getiren bazı Arap ülkelerinin kendi  sonlarını görmelerinden dolayı mıdır bu kıpırdanma, hızlanma ve cürümlerin açıktan yapılması, yapılacakların açıkça ilan edilmesi, diye düşünmekten kendimi alamıyorum...

İbrahim Kızar / Habernas